İnsanların en fazla merak ettiği şey, meşhurların ya memleketleri, ya da soyu ve boyu….
Aslında bir çok insanın hiç umurunda bile değil. Mesela benim hiç umurumda bile değil...
Ama bir şey benim en fazla merak ettiğim şeydir. Bir insan eğer ki çok bağırıyor, ya da hep birilerini suçlu göstermeye çalışıyorsa, mutlaka kendisinin bir şeyini gizlemeye çalışıyordur…
Muhterem Tayyip bey böylesine bir şüpheli duruma düştü.
Aslında başlangıçta Tayyip beyin kökü, soyu sopu hiç kimsenin umurunda bile değildi.
Ta ki Kılıçdaroğlu'na "Sen boya değil, soya bak…" demeseydi, muhteremin soyunu kurcalamak hiç kimsenin aklına bile gelmeyecekti.
İsterseniz şöyle kısa dip notlarla gücüm yettiğince, Tayyip beyin kendi söylemlerinden yola çıkarak, onun soyu hakkında sizlerle bir şeyler paylaşmak isterim…
2004 yılında Gürcistan'a yaptığı bir ziyarette, kendi kökeni ile yaptığı itiraf var. "..ben aslen Gürcü kökenliyimdir, ailem Batumdan Rizeye göçmüş bir Gürcü ailesidir...."
Eylül 2009 tarihli yanlı Vakit gazetesi her ne kadar"...Erdoğanın Gürcü değil, karadeniz yerlisidir..." iddiasını gündeme taşıdıysada pek inandırıcı olmadı. Çünkü aynı zamanda Erdoğan Wikipedia ansiklopedisinde ve diğer meşhur sitelerde Gürcü olduğu yönündeki bilgileri değiştirmesi tavsiye edilmekteydi. Bu gayret, bu çaba acaba nedendi? Mademki soyda sopta bir sıkıntı yoksa böylesine bir çaba insanı düşündürmez mi?
Üstelik Recep Tayyipin dedesi ve sülalesi 1800 yıllarda neden devlete isyan etmişler? Hani kendisi çok ateşli bir Osmanlı sevdalısı ya, dedelerinin oisyan ettikleri devlet ise Osmanlı devleti idi...
İşte o zamanları İsyancı anlamına gelen "Bakatoğlu" lakabını seçmişlerdir ve hala bu lakapla anılmaktadırlar.
Rumca Pilhoz denilen, Cumhuriyet öncesi Potamya olarak adı geçen Rize Güneysu ilçesi Dumankaya'nın müteveffa sakinlerinden isyancı Bakatalı Teyyup efendinin torunudur Recep Tayyip Erdoğan.
Aslında Tayyip Erdoğan bazan kullandığı cümlelerde mesaj niteliği taşıyan kelimeleri özenle seçer.
"Benim aslım Gürcüdür" sözünü söylerken acaba hangi hakim güçlere ne gibi bir mesaj verdi?
Recep Tayyip Erdoğan; baba tarafındam Rum, ana tarafından ise Batum göçmeni Gürcü Yahudisi olduğu yönündeki iddiaları niçin geçiştirmektedir?
Ya Baba tarafı Rum, ana tarafı Gürcü Yahudisi olduğu yönündeki iddiaları yanıtlayıp toplumu rahatlatması gerekirdi, yada hiç olmazsa mahkemeye verir, kendini temize çıkarırdı.
Ergun Poyraz bu konuyu Takunyalı Führer kitabında geniş bir şekilde işlemesine rağmen, ne bir mahkeme, ne de her hangi bir tepki olmadı. Halbuki en ufak bir şeyde tazminat yolunu seçen sayın Tayyip Erdoğan bu konuda susmayı tercih etti.
Emine Gülbaran Erdoğan....
Dedesinin adı Üzeyir, nenesinin adı ise Nili'dir..
Ailedeki isimlere kısaca bakalım.
"Nili"...bu isim genel olarak Israil'de içimizdeki hainleri kullanan, Yahudi istihbarat örgütüne verilen addır.
Nili örgütü Çanakkale savaşında osmanlı ordusu içindeistihbarat toplama güçlüğü çeken Ingiliz- Yahudi ittifakının kurduğu, içinde 400 fahişesi bulunan bir örgüt. Bu örgütü Sarah Aaronson adında bir kadın çalıştırıyordu.
Eminenin Nili adlı ninesinin anne adı Narsa, baba adı ise Ismail'di...
Emine hanımın erkek kardeşiolan Eyüp Gülbaran, çocuklarının adı ise, Şuayip (israil oğlulların peygamberi) ve Şeymadır. Diğer kardeşi Hüseyin Gülbaran, oğlunun adı ise Lut (İbrani peygamberi) genelde Narsa ismi Mezopotamya'da yaşamış olan, Süryaniler (Hıristiyan) tarafından kullanılan bir isim.
Erdoğan ısrarla eşinin Arap olduğunu söylemesine karşın, maalesef işaretlerEmine hanımın Yahudi olduğu yönündedir.
Değerli okurlar belki aklımıza takılacak bir çok sorular olabilir. Ne var bunda canım diyenlerde olabilir..
Bence çok şey var...
Tayyip Erdoğanın iktidara geldiği günden bu güne kadar, tüm süreci gözünüzün önüne getirin. Iç ve dış siyasetteki gelişmeleri gözden geçirin ve Ortadoğu coğrafyasında en mutlu hangi ülke bir bakın...
Karışmayan ve huzur bozulmadan ülke hemen heme yok gibi. Ama bir hariç ...
İSRAİL...
Yahudiler ile göstermelik ağız dalaşı ve el altından yapılan askeri ve ticari anlaşmalar...
İsrail Cumhurbaşkanı dememiş miydi "...Erdoğanın biz yönelik söylediği sözler, kendi iç siyasetine yöneliktir, bizimle ilişkileri gayet iyi..." bu sözü Şimon Perez ‚One-minut'ten sonra demişti.
Bize şu an Osmanlı'nın son zamanların yaşatmaya çalışan Tayyip Erdoğan, Suriye, Libya savaşları ve diğer komşularla olan ihtilaflar bize cephe üstüne cephe açarken ekonomideki çöküş bizi dahada zora sokmaktadır.
Bizim millet olarak bizden gibi gözüküpte ama bizi içten vuran bu tür devşirmeleri iyi tanımamız ve onlara gerekli cevabı demokratik temayüller çerçevesinde cevap vermek olmalı..
Allah izanımızı artırsın...
Amin
Haki Korkmaz
Stockholm