Rant Ekonomisinin ülkeye topluma zararları
Bir ülkenin kalkınabilmesi ve ülke de olan tüm bireylerin refah içersinde yaşayabilmesi toplumun eşit şekilde yararlanabileceği sistemler kurmaktan geçer. Özel ve resmi kurumların sektörel birliklerin sağlam ve güçlü işleyiş yapısının olması gelişmişlik için en önemli temel kuraldır. Bu birliklerin kurumların kuruluş amacına hizmet edecek şekilde işlevlik kazandırılması güçlendirilmesi ülkenin ekonomik olarak adaletli eşit şekilde gelişmesini sağlayacaktır.
Ekonomik sosyal-kültürel gelişmişlik göstermeyen bağımsız olmayı bir türlü başaramayan ülkelerde ülke ve toplum çıkarları çerçevesinde analiz yapıldığında rant ekonomisinin tüm varolan sistemlerin içine sızmış rantçıların oluşturduğu güç ile hareket ettiğini görebiliriz.
Rant gücü demokrasiyi, toplum barışını hukuku ve adaleti tehdit eder!
Varolan tüm resmi ve özel kurumların amacı ülkenin bütünsel olarak gelişmesi toplumun yaşam kalitesinin yükseltilmesi eşit şekilde hukuk üstünlüğü ilkesine dayalı güvenilir bir adalet sistemidir.
Adalet sistemini en büyük düşmanı rantçılardır!
Rantçılık aslında toplum veya ülke hastalığı olarak da görebiliriz. Rantçılar her kesimden çıkar hatta bir araya gelemez denilen insanlar bile rant mevzu bahis olunca bir araya gelirler. Siyasi veya görüş olarak ayrı düşünen insanlar bile konu rant olduğunda hepsi beraber rantçı kesilirler çünkü artık rantçılık ilişkileri kuralları dostlukları geçerlidir.
Rant kötülüğün simgesidir kötülük bilindiği gibi her türlü iyiliğin karşısındadır. İyiliğin karşısında olduğuna göre adalet ve eşitliğin de karşısındadır yani insanlığı ve toplumu tehdit eden hastalıklı bir durumdur. Hastalık tedavi edilmez ise tüm topluma hastalığı yayma gibi bir durum ortaya çıkar bugün bir çok toplum bu hastalığın esiridir.
Rantçıları daha iyi anlamak için ahtapotu örnek verebiliriz
Rantçılar ahtapot gibi 3 kalbi vardır biri kendi çıkarlarına biri çıkar ortaklarına biri de küresel rantçılara çalışır.
Beyinlerinin yarısı çıkarcılığa diğer yarısı da tolumun değerlerini çalma üzerine çalışır.Rantçılar ahtapot gibi kemiksizdirler renk değiştirirler her kılıfa girerler kendilerini kamuflaj edebilirler her deliğe girebilirler.
Kolları koptuğu zaman tekrar uzar bu özellikleriyle her dönem ve her zaman var olurlar.
Küreselleşen dünyamızda birbirine bağımlı sistemler dünyada ve ülke içinde olan rantçılarla elele yürürler ülke bazındaki yeraltı yerüstü ve insani değerleri daha güçlü olarak kendi çıkarlarına göre şekil verirler.
Kronikleşmiş sorunları olan ülke ve toplumunda da rantçıların güçlü olduğunu görürüz neden? Çünkü rantçılar için toplumun ülkenin çıkarları değil kendi çıkarları ve hizmet ettikleri çıkar odakları önemlidir. Varolan kurumları sektörel birlikleri sosyal sivil örgütleri ele geçirerek kendi çıkarlarına hizmet etmesini sağlarlar.
Bu durumu nasıl anlayabiliriz? Kutuplaşma sağ-sol-ilerici-gerici ayrımı, partizanlık, etnik köken ayrımı, inanç farklılıkları ayrımı, eğitim eşitsizliği, bölgesel eşitsizlik, hukuksuzluk, adaletsizlik ve daha bir çok alanda ayrıştırıcı kışkırtıcılığın tavan yaptığı toplumlarda rantçıların devlet ve özel sektöre sızmış güçlü yapılar oluşturarak ülkenin toplumun adaletli ve eşit şekilde gelişmesini engellediklerini görürüz.
Rantçılar nasıl beslenir
1incisi varolan değerlerden 2inci yeraltı yerüstü ve insani değerlerden rant yaratarak elde ettiklerinden beslenirler. Emek harcamadan elde edilen kazanımlar tatlı geldiği için sürekli daha çok isterler ve varolan zenginliklerini kendileri elde etmek için her türlü sahtekarlığı yapabilirler. Rantçılar özellikle tüm sektörlerin içersinde vardır ama özellikle sektörel birliklerin, siyasal partilerin, devlet kurumlarının içersinde çok daha fazla varlardır.
Rant şekilleri:
Kişisel rant
Kurumsal Rant
Şirketsel Rant
Derneksel Rant
Toplumsal Rant
Sektörel Rant
Sosyal Rant
Siyasal Rant
ve bu şekilde çok daha fazlalaştırabiliriz.
Bir ülkede bir sektörün düzenlenerek tüm toplumun faydalanmasını sağlamak en çok 3 yıl alır eğer bir ülkede 3 yılı aşan örnek olarak siyasal, ekonomik, eğitim sorunları çözüme kavuşturulmuyorsa orada rantçıların parmağı kesinlikle vardır.Tüm kurumların birliklerin ve odaların yönetimlerin rantçılar tarafından ele geçirmiş ve kendilerini toplumun tanrıları olarak elde ettikleri gücü kendi ve dostlarının çıkarları için toplumun başına balyoz gibi vurarak adalet hukuk eşitlik adına ne varsa yerle bir ederek toplumun zarar görmesini ve korkmasını sağlarlar.
Rantçıların en tehlikeli olanları devlet kurumlarına sızmış olanlarıdır. Devlet kurumları içersinde kendilerine paralel bir yapı oluşturarak tüm yapının kendilerine çalışacak şekilde işlemesini sağlayacak çalışmalar yaparlar. Kurum dışında olan hukuk sistemi içersindeki diğer sektörel birliklerde oluşturdukları yapılarla ortak hareket ederek tüm değerleri kendi sistemleri üzerinden işletirler.
Devlet içinde paralel yapı olarak hareket eder ve gölge olarak kurumların üzerinde devamlı elleri var olarak kurumları kendi çıkarları çerçevesinde hareket etmesini sağlarlar.
Ülkenin gelişmesi ve bağımsız olması rantçıların tamamiyle tasfiye edilmesi ile mümkün olur.
Mücadele varsa başarıda vardır önemli olan rantçılarla mücadele iradesidir, odaklanma odaklanma olmaz ise çözümde olmaz.
Rant kötülüğün simgesidir ve ihanet içerir