Aimez-vous Brahms? (Brahms'ı Sever misiniz?)
Hadi bakalım, gözünüzün önüne 9-10 yaşlarında, kısa boylu, sarışın, mavi gözlü, sevimli bir çocuk getirin.Bu çocuğun alkolik bir babası var.
Bu çocuk kendisinin ve ailesinin kursağına bir kaç lokma girsin diye o yaşlarda batakhanelerde, genelevlerde piyano çalıyor. Tüm ergenliği böyle geçiyor.
Peki bu çocuk hayata nasıl bakar? Bu çocuk hayatı boyunca hiç bir "iffetli" kadına saygı duymadı, hiç evlenmedi. Sırdaşı olan bir arkadaşına çocukluğunu anlattıktan sonra; "şimdi bir kadını onurlandırmamı benden nasıl bekleyebilirsiniz ki" demiştir.
Onun için müzik tarihçileri; tavizsiz bir besteci, asabi, sert, aşırı duyarlı, sinik, huysuz sıfatlarını kullanır. Bu sıfatların kendisine yakıştığının farkındadır. Bir keresinde;
"Dünyayı kendi haline bırakayım. Geçinilmesi zor bir kişi olduğum bana çok sık hatırlatılır. Bunun sonuçlarına katlanmaya alışıyorum" diyebilmiştir.
Evet en yakın dostlarına karşı çok kırıcı davranabilmiştir. İyi bir besteci ile karşılaştığında da onlara yardımcı olmak için elinden geleni yapmıştır.
Sürekli sigara içen, üzerine yeni bir kıyafet almaktan nefret eden, bol yamalı pantolonlarla dolaşmayı seven pasaklı bir adamdı. En paralı olduğu dönemde dahi en ucuz, salaş lokantalarda yemek yerdi.
Bu herifi ben çok seviyorum. Eserlerindeki hüznü, melankoliyi,dinlerken, o 9-10 yaşlarındaki veleti görüyorum. Hayatın ona sunduğu her türlü olumsuzluğu, travmayı yaşadığı haldeyine de mücadeleyi bırakmayan kahraman insanı görüyorum. Kendisini bilmesini de ayrıca seviyorum.
Bugün lodos etkisi ile yorgun, baş ağrılı, keyifsiz günüme eşlik etti saatlerce...
Buraya bir kaç lakırdı bırakmak istedin onun hakkında...
Aaaaa, bir de 1961 yapımı "Brahms'ı Sever misiniz?" filmi vardır. Olgun bir kadının genç bir erkekte bulduğu sevdaya dairdir. O filmde Brahms'ın , 3 nolu senfonisinin 3. bölümünün teması sık sık çalar. Françoise Sagan'ın romanından uyarlanmıştır. Tek kanallı TRT, günlerinin sunduğu siyah beyaz filmlerinden hatırlarım o soruyu; "Aimez-vous Brahms?"
Evet çok severim...