Yabancı diyarda değilken ili
Bu vahim yozlaşma neyin bedeli
Günlerdir diline dolamış belli
El-avuç yerine "hand" diyor yerli.
Oturmaz zamanla taşlar yerine
Dilinin yarası işler derine
Nezaket gösteren kibar birine
Ne kadar "polite, kind" diyor yerli.
Değişmez sandığı manzara buysa
Yıllardır gördüğü değişir oysa
Gezdiği ovada esinti duysa
Rüzgârın yerine "wind" diyor yerli.
Yazık ki, özüne kalmamış sadık
Öyle ki yabanı eylemiş katık
Ne zaman bir şeyler istese artık
Arzunun yerine "want" diyor yerli.
Suçlusu biz iken çöken kalenin
Hükmü çok burada derdin, çilenin
Nihayet tükenip sonu gelenin
Bitenin yerine "end" diyor yerli.
Farkına varmadan sağı-solunu
Şaşırır neyleyim kendi yolunu
İnatla tersleyip Malkoçoğlu'nu
James'ten daha çok "bond" diyor yerli.
Git artık başımdan, tepemde bitme
Aldığın nefesi boşa tüketme
Ey gafil "citizen", bağnazlık etme
Birazcık kendini "yont" diyor yerli
Yahut da bu işi "don't" diyor yerli.
Engin Yeşilyurt
23 Aralık 2022