çekil gökten bulut görünsün hilal
Urumçi semalarına ezan okuyor Bilal
salmış fermanı can gardaşıma
sokak ortasında yakılan Kur'an
şimdi direniş zamanı Türkistan
"vur yatır, çal satır"
bu kavga soylu kavga
öncüsü Osman Batur
Ağaçlardan meyve değil toplanan
bebek ceseti
kavlinde ağlıyor peygamber
gözyaşı iniyor toprağa yağmur yağmur
göveriyor çiçek, dağlar yeşile bezeniyor
zirvesine dikiyor gerilla tuğunu
selamlıyor Tanrı dağlarında gök bayrak
Özgürlüğün Başbuğunu
ey zalime alkış tutan uygar dünya
ağamın inancı menzile kurşundan hızlı
vermiş buyruğu yakmış ateşi
Uygurlar topa tüfeğe sipersiz koşuyor
Tutsak düşmüş yoldaşım kırıyor zincirlerini
işkence haneden yükselen Oğuzların türküsü
sürüyor atını tek başına zulümün üstüne
şaşırıyor Çin ordusu
yeniden hayat bulurken Kürşat'ın öyküsü
atıyor narasını ağam sesi gür
esir düşse ne çıkar bakışları gene hür
kurşuna dizilen bedeni
selamlıyor ölümsüzlüğü
vurmuş topuzunun teline Dedem Korkut
destanını yazmış yiğitliğin
manisini bıçak çalınmış kulağına okuyor
kopartılan kolundan tutmuş Şeyh Ahmet Yesevi
kaldırıyor düştüğü yerden Alplerin Şahını
ağlamıyor halkı seviniyor, gülüyor
gözün aydın olsun Turan
Özgürlüğün Başbuğu göklere
Uygurlar dağlara yürüyor
Okan KİLİT