Yağmurlu bir geceydi;
Kan yağıyordu, gözümden boşalırcasına gök gürültülü ve sağanak…
Sokaktaki itler havlıyordu her şimşek çaktığında,
Vahşi itler…
Hani o koştuğum halde hep yerimde saydığım,
Hani o avaz avaz bağırdığım halde sesimin çıkmadığı karabasanlı gecelerdeki kötü adam var ya,
Hani şu kan, ter içinde bırakıp uykularımı iğdiş eden mel'un...
Kurşun yağdırdı hayallerime, çapraza alıp.
Suikast düzenledi henüz yazılmamış şiirlerime.
Kan kustum...
Yağmurlu bir geceydi;
Kan yağıyordu, gözümden boşalırcasına gök gürültülü ve sağanak…
Sokaktaki itler havlıyordu her şimşek çaktığında,
Vahşi itler…
Savrulup düştü yere bahçedeki kurumaya yüz tutmuş ağacın son yaprağı…
Uzun bir aradan sonra henüz yeni dalmıştım.
Henüz yeni kapanmıştı uykuya hasret gözlerim...
Yine iç içeydi rüyalarım, hayallerim, umutlarım.
Ve henüz yazılmamış şiirlerim, söylenmemiş türkülerim…
Fakat o vicdansız...
O melun…
O kahpe...
Resmen katliam yaptı gecenin üçünde...
Taammüden…
Kör kurşunlar sıktı çapraza alıp.
Şiirlerim kanadı, türkülerim ağladı bardaktan boşalırcasına…
Gürültüye meftun ahali duymadı...
Yılanlı çıyanlı belgesel yayınlamakla meşgul TV'ler görmedi…
Gazeteler yazmadı…
Öldüm...
Yahya Hoçur
7.11.2017