Bugün kendini ülkücü milliyetçi olarak hisseden milyonlar içinde kaç model ülkücü milliyetçi çıkar bir düşünün. Asgari müşterekler de bile birlik sağlayamayan ülkücüler nasıl olacak da Türk milleti için umut haline gelecek? Önce kendi içimizde kavramlara ortak değerler yüklemek zorundayız.
Cumhuriyet Gazetesi Davası duruşmaları başladı.
17 sanık için 1100 Avukat savunmak amaçlı vekalet sundu mahkemeye, izdiham oluştu mahkemede.
Bir olmanın birlik olmanın dayanılmaz güzelliğini sergilediler.
Arkadaşını savunmak, arkadaşının arkasında durmak anlamında korkusuzca fedakarlık örneği verdi 1100 avukat.
Güçlü olmak bu.
Kardeş olmak yahut.
İdeolojileri doğru yanlış onların sorunu.
Gösterdikleri öz veriye dikkat.
Şimdi kimse solcuları övüyorsun demesin. Ortada bir gerçek var. İnanmışlık gerçeği.
Evet hanımlar beyler ibret alınacak bir durum.
Düşünüyorum da biz bu durumda ne yaparız diye?
Gerçekten bu durumda ne yaparız veya yaptık sorusunun cevabını irdelememiş olmamız en büyük acımız değil mi?
En büyük mağduru olan bir hareketin bu kadar vurdumduymaz olması altında ne yatıyor dersiniz?
Yoksa içi boşaltılmış sloganlarla avunan bir hareketten başka bir duruş beklenemez diye düşünmek mi gerekiyor?
Hani sözüm ona hak davada yılmaz savaşçılarız ya.
Bu nasıl yılmaz savaşçı olma ruhu?
Hani kavga mukaddes değerler içindi?
Bu nasıl mukaddes değer kavgası?
Hani Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi?
Bu nasıl cihan hakimiyeti hedefi?
Bol kepçe laf salatası.
Süslü makamlarda boş boş haykırmalar.
Sıkışınca hop vatan millet sakarya
diye höykürmeler.
Artık ülkücü hareket tepeden tırnağa yenilenmeli.
Kavramlar üzerinden bir hamle yapılmalı.
5N1K acilen uygulanmalı ülkücü harekette.
"Ne? Ne zaman? Nerede? Nasıl? Neden? Kim?" sorularına mutlaka cevap bulunmalı. Bu sorulara verilecek sağduyulu cevaplar ile
Türk milliyetçisi ülkücü hareket fikirde birlik sağlamalı.
Bugün kendini ülkücü milliyetçi olarak hisseden milyonlar içinde kaç model ülkücü milliyetçi çıkar bir düşünün. Asgari müşterekler de bile birlik sağlayamayan ülkücüler nasıl olacak da Türk milleti için umut haline gelecek? Önce kendi içimizde kavramlara ortak değerler yüklemek zorundayız.
Ülkücü kimdir diye başlamalıyız bence?
Ülkücü olmak ve mhpli olmak nedir diye devam etmeliyiz.
Ülkücü dünya görüşü neyi nasıl niçin ve kim tarafından sorularını cevaplamalı.
Her MHP'li ülkücü olamaz.
MHP'li olmak için MHP'ye rey vermek yahut üye olmak yeter. Eğer Mhp'ye oy veriyorsanız veya mhp'ye üye olmuşsanız siyasi anlamda mhpli oldunuz demektir. Burada sizin ülkücü görüşünüz sorgulanmaz. Çünkü siyasetin doğası oy üzerinedir.
Ülkücü olmak için 'Ülkücü Dünya Görüşü'ne inanmak gerekir.
Ülkücü olmak için 'Ülkücü Dünya Görüşü'ne inanmak şarttır.
Ülkücü kalmak için ise;Türk Milliyetçisi olmak Dokuz Işıkçı olmak demektir.
Demek ki mhpli olmak ile ülkücü olmak kavramları öncelikle ayırt edilmeli.
Konu Cumhuriyet Gazetesinin avukatlarından buralara nasıl geldi?
Başlı başına bir konudur ülkücülük. Belki ileride bir zamanda ele alınır.
Çünkü bu davaya müdahil olmaya gelenler avukatlar bir dünya görüşüne inanmış kişilerdir.
Aynı dava ülkücü bir kişinin veya kurumun başına gelseydi kaç ülkücü milliyetçi avukat arkadaşımız aynı duyarlılıkla hareket ederdi derdiniz?
İşte bu soruya verilecek cevap bir davaya ne kadar inandığımızı da ortaya çıkarır.
Kim bilir belki zamanla biz de "tam inanmış dört adam oluruz"..
Doğan Ay