Yine bilindik taktiklerinden
"Günah keçisi seç"
"Etrafındaki insanları aşağıla"
"Herkesin harcanabileceğini göster"
"Hareketlerinizi markalaştırın",
"Kimse tek başına hüküm süremez, ekibinizi kurun",
"Fırsatları kullanın".
Halkın ilgisini çekmek istiyorsanız, onların düşmanlarının sizin de düşmanlarınız olduğunu anlatmalısınız, hınç duyulan kesimden intikam almak için kendinizi bir çözüm olarak sunmalısınız' diyor el kitabı.
Zorbanın El Kitabındaki taktiklerden;
"Gücü Ele Geçir",
"Rakiplerini Bastır",
"Korku Rejimi Kur",
"Gerçekleri Manipüle Et",
"Yeni Bir Toplum Oluştur"
Ve;
"Sonsuza kadar hükmet"
Zor zamanlarda ortaya çıkıp, bunu ben çözerim diyen insanların cazibesine kapılıyoruz nedense!
Yani zannedildiği gibi zorbalığın merkezinde zorbalık yok, rıza var. Toplumun rızası ile başlıyor her şey. Biz istiyoruz onlar da zorba oluyor diktatör oluyor aslında.
Bizden görünüyor.
Bizim gibi yaşıyor.
Bizim gibi düşünüyor derken tiranlar ortaya çıkıyor.
Kitleler önce gazlanarak kendi tarafına seçiliyor, sonra hoşlarına gidecek mafdeler bütünü ortaya atılıyor, kitleler bunun peşinden koşarken, diktatörler iktidarlarını perçinleme yolunu seçiyorlar. Şiddet, hukuksuzluk, askeri güç, ortak bir düşman yaratma ve dikkatleri oraya çekme gibi diktatöryal yöntemlerle istediklerini elde ettikten sonra, hepsi babacan, ülkesinin tontonu, babası, dedesi pozlarına bürünüveriyorlar. Bunu basın yoluyla öyle bir yapıyorlar ki, halk '' Biz de böyle adamı bulmuşuz, baş kaldırıyoruz'' diyor.
İşte, kırılma noktası bu. Bu nokta ''artık bu adam olmadan olmaz'' noktasıdır ki, herhalde bir diktatörün en isteyebileceği şeydir.
Ve veda…
TahtaPod ile birliktebaşladık. Uzun süredir katlandınız.
Site yönetimi kahrımı çok çekti.
Herkese teşekkürler.
Tanrı'ya emanet olunuz.
Tanrı yolunuzu açık etsin!
Yeniden haklarınızı helal ediniz.
Doğan Ay