Çünkü örnek aldıkları kişi Sultan Abdülhamid'ti. Sultan Abdülhamid nasıl bir padişahtı?
Abdülhamid'in 33 yıllık saltanatında kahramanlık yoktur. Hep çekingen, hep büyük devletleri fazla sinirlendirmemeye dayalı bir politikadır.
Daha açık konuşmak gerekirse büyük devletlerin Osmanlı hakkındaki planlarını kafasına göre kontrol etmeye çalışmıştır.
Mesela İngilizler üstüne geldiğinde "Ruslara yanaşırım ona göre" demiştir.
Ruslardan tehdit alınca Ruslara "Almanlara yanaşırım" demiştir.
Kısacası Abdülhamid'in üstün zekâsı denilen politika hep büyük devletlerin çekişmesinde birini diğeriyle kavga ettirme politikasından başka bir şey değildir.
Vahdettin'in kızı Sabiha Sultan Abdülhamid'in siyaseti için "Ali'nin külahını veliye, Velinin külahını Ali'ye giydirme politikası" demiştir
Tabii büyük devletleri birbirine kırdırayım derken boş durmadı. Hepsine tavizler verdi.Yapılan demiryolları karşılığında demiryolunun yapıldığı arazideki yeraltı kaynaklarını sattı. Devletin ekonomisi tamamen büyük devletlerin kontrolündeydi.
Şimdi Abdülhamid'i örnek alanlar da 16 yılda Devleti Abdülhamid devrine döndürdüler.
16 yıl boyunca tüm emperyalist devletlere tavizler verildi. Devletin kurumları satıldı. Satılan kurumların hangi ülkelere satıldıklarına bakın. Memnun edilmeyen tek emperyalist devlet yok. Hepsine bir şeyler verildi.
Abdülhamid döneminde olduğu gibi bağımlı bir dış politika izlendi. Bazen ABD ye yanaşıldı, bazen Rusya'ya...
Abdülhamid dönemindeki gibi sadece kınama politikası izlendi. Dış politikada hiçbir zaman somut karşılıklar verilmedi. Abdülhamid de böyleydi. Fransızlar Tunus'u işgal etti sesi çıkmadı. İngilizler Mısırı işgal etti sesini çıkarmadı. 33 yıllık saltanatında kazandığı tek savaş 1897 Yunan savaşı. Onu da masada verdi. Hep laf politikası uyguladı.
Abdülhamid dönemindeki gibi ekonomi borçla döndürülmeye çalışıldı.
Sonuç? Sonuç Mc Kinsey!
Kılavuzun ya İstiklal ya ölüm diyerek emperyalizme tokadı çarpan, 15 yılda 46 fabrika kuran Atatürk değil de 33 yıl boyunca devleti haşlanmış kurbağa gibi yavaş yavaş öldüren Abdülhamid olursa olacağı budur.
16 yıl boyunca borçlanma ekonomisiyle koskoca bir ülke yönetilmeye çalışıldı. Osmanlı zamanında borçla yapılan saraylar gibi borç alınan paralar inşaata, yola harcandı.
Ekonomimizin denetimini Mc Kinsey isimli bir ABD şirketine verilmesi tarihimize kara bir leke olarak geçecektir.
Çok değil. 3 ay önce "Başkanlık gelirse Türkiye uçuşa geçecek" diyenler, 3 ayda Türkiye'yi bir ABD şirketinin denetimine sokmuşlardır.
Bu utanç verici olay, yıllardır bağıra bağıra geldi. Aklı başında olan insanlar gidişat kötü dediler. Yapmayın, yol yakınken dönün dediler ama yıllardır Türk aydınlarının aklına değer vermeyenler şimdi Amerikalılardan akıl almaya karar verdiler.
Tarih işte böyledir. İşler her zaman istediğiniz gibi gitmez. Geçmişten ders alınmazsa tarih tekerrür eder. Şu anda yaşadığımız tarihin tekerrür etmesiniz.
Yanıldınız beyler! Hayallerinizle gerçekler tutmadı.
Kanuni dönemindeki cihan imparatorluğu hayali kurarken bir bakmışsın Abdülhamid dönemindeki Düyun-u Umumiyesine dönmüşsün.
Vahdettin'in kızı Sabiha Sultan Abdülhamid'in siyaseti için "Ali'nin külahını veliye, Velinin külahını Ali'ye giydirme politikası" demiştir
Tabii büyük devletleri birbirine kırdırayım derken boş durmadı. Hepsine tavizler verdi.Yapılan demiryolları karşılığında demiryolunun yapıldığı arazideki yeraltı kaynaklarını sattı. Devletin ekonomisi tamamen büyük devletlerin kontrolündeydi.
Şimdi Abdülhamid'i örnek alanlar da 16 yılda Devleti Abdülhamid devrine döndürdüler.
16 yıl boyunca tüm emperyalist devletlere tavizler verildi. Devletin kurumları satıldı. Satılan kurumların hangi ülkelere satıldıklarına bakın. Memnun edilmeyen tek emperyalist devlet yok. Hepsine bir şeyler verildi.
Abdülhamid döneminde olduğu gibi bağımlı bir dış politika izlendi. Bazen ABD ye yanaşıldı, bazen Rusya'ya...
Abdülhamid dönemindeki gibi sadece kınama politikası izlendi. Dış politikada hiçbir zaman somut karşılıklar verilmedi. Abdülhamid de böyleydi. Fransızlar Tunus'u işgal etti sesi çıkmadı. İngilizler Mısırı işgal etti sesini çıkarmadı. 33 yıllık saltanatında kazandığı tek savaş 1897 Yunan savaşı. Onu da masada verdi. Hep laf politikası uyguladı.
Abdülhamid dönemindeki gibi ekonomi borçla döndürülmeye çalışıldı.
Sonuç? Sonuç Mc Kinsey!
Kılavuzun ya İstiklal ya ölüm diyerek emperyalizme tokadı çarpan, 15 yılda 46 fabrika kuran Atatürk değil de 33 yıl boyunca devleti haşlanmış kurbağa gibi yavaş yavaş öldüren Abdülhamid olursa olacağı budur.
16 yıl boyunca borçlanma ekonomisiyle koskoca bir ülke yönetilmeye çalışıldı. Osmanlı zamanında borçla yapılan saraylar gibi borç alınan paralar inşaata, yola harcandı.
Ekonomimizin denetimini Mc Kinsey isimli bir ABD şirketine verilmesi tarihimize kara bir leke olarak geçecektir.
Çok değil. 3 ay önce "Başkanlık gelirse Türkiye uçuşa geçecek" diyenler, 3 ayda Türkiye'yi bir ABD şirketinin denetimine sokmuşlardır.
Bu utanç verici olay, yıllardır bağıra bağıra geldi. Aklı başında olan insanlar gidişat kötü dediler. Yapmayın, yol yakınken dönün dediler ama yıllardır Türk aydınlarının aklına değer vermeyenler şimdi Amerikalılardan akıl almaya karar verdiler.
Tarih işte böyledir. İşler her zaman istediğiniz gibi gitmez. Geçmişten ders alınmazsa tarih tekerrür eder. Şu anda yaşadığımız tarihin tekerrür etmesiniz.
Yanıldınız beyler! Hayallerinizle gerçekler tutmadı.
Kanuni dönemindeki cihan imparatorluğu hayali kurarken bir bakmışsın Abdülhamid dönemindeki Düyun-u Umumiyesine dönmüşsün.
BARIŞ ATAGÜN