,"Eyyyyyy" ler "Veeyyy" lerden sonra maalesef geldiğimiz durum budur.
Kim dost, kim düşman, neden İdlib deyiz, askerimizi kim vurdu, bundan sonra ne olacak bilmiyoruz.
Suriye sınırından içeri binlerce asker gönderdik ama onlara hava desteği veremiyoruz.
Rusya ile mutabakatımız var ama dolaylı bir şekilde Rusya ile çatışıyoruz.
Amerika ile müttefikimiz ama bu gün için hayati öneme sahip "Patroit" füzelerini alıp kendimizi koruyamıyoruz.
Nato üyesiyiz ama kendi topraklarımızda olmadığımız için nato ülkelerinden gerekli desteği alamıyoruz.
Avrupa Birliği aday ülkesiyiz ama neden İdlib de olduğumuzu, kimi ne amaçla koruduğumuzu mantıklı bir şekilde açıklayamıyor ve onları ikna edemiyoruz.
Konya da uzay çağı silahları üretip, 5. nesil füzeler yaptığımızı iddia ediyoruz ama o hayali silahlardan bir tekini dahi sahada, yerde veya havada göremiyoruz.
Dentel kefenli gönüllülerimiz var ama sınırda ve sınır ötesinde hiç birini göremiyoruz, duyamıyoruz ve bulamıyoruz.
Aylardır yazdık çizdik anlatamadık ve en sonunda bu vahim duruma geldik.
Peki neden?
Çünkü bize artık kimse i-nan-mı-yor.
Terörle mücadele etmek için orada olduğumuzu sanmıyor, tam aksine orada terör gruplarına destek verdiğimizi düşünüyor.
Bundan sonra ne olur?
Hiç....
Evet yanlış okumadınız "hiç bir şey olmaz"
Ne olursa toprağa giren şehide ve onun yakınlarına olur.
İktidar her zaman yaptığını yine ve bir kez daha yapar.
Eser savurur tükürür sonda döner tükürdüğünü yalar.
Muhalefet ise iktidar gibi eser gürler ve sonra sakinleşir.
Böylelikle İktidar yola devam eder, muhalefet koltuklarını korur ve saray saltanat baki kalır.