Herkes şunu iyice anlasın;
Sizin kafanızda nasıl bir 'Başkanlık' olması, veya nasıl bir 'Başkanlık' istediğinizin zerre kadar önemi yok!
Nasıl tek tip bir parlamenter sistem veya demokrasi tanımı yoksa tek tip bir başkanlık sistemi de yoktur!
Ortalıkta somut bir metinle millete resmi ağızdan izah edilen ve tartışılan sistem henüz görmedim. Verilen demeçlerden anladığım kadarıyla günümüzde Türkiye'de tartışılan sistemde kuvvetler ayrılığı yoka sayılmakta ve özellikle yargı yürütmeye, yani başkana, bağlanmak istenmektedir.
Özellikle mevcut hükümet ve Cumhurbaşkanı'nın son yıllarda ki sergilediği tutuma bakıldığında bu ihtimalin bayağı yüksek olduğunu düşünmek malesef karamsarlıktan çok daha öte gerçekçiliktir. Dolayısıyla bu hukuk devletinin sonu manasına gelir!
Mevcut hükümet ve günümüzde ki MHP yönetiminin Başbuğ'un doğrultusunda bir sistem geliştireceğini varsaymakta fazlasıyla iyimserliktir! Kaldı ki, günümüzün şartlarında rahmetli Başbuğ'um yaşasaydı teoride hukuk devletine zarar vermeyen başkanlığı ister miydi emin değilim. Bugün 'Başbuğ istiyordu' diye bahsettiğiniz Başkanlık hakkında Başbuğ'umun en son ne zaman bir şey demiş bir araştırın ve o zaman belki de sizin kullandığınız bahane kadar yaşamının son döneminde önemsemediğini ve mesafeyle baktığını anlarsınız.
Maşallah, 19 yıldır her şeyi Başbuğ'un dediği gibi yaptınız, bir başkanlık kaldı.
Zira bu sistemin tek başarıyla uygulandığı ABD'de bile günümüzün bilişim çağında siyaseti çıkmaza soktuğu ve halkı böldüğü en geç Trump seçildiğinden bile siyasi teorisyenler tarafından ciddi şekilde tartışılıyor.
Bu şartlar altında mevcut tartışmada Başkanlığı savunanlar Türkiye'nin hukuk devleti vasfını kaldırıp parlamenter diktaya geçmek riskine hizmet ediyor olabileceklerini unutmamalılardır!
Kaldı ki, günümüzün siyasetçilerinde yanıldığımı farz etsem bile, yarın öbür gün bu sistemden kimin faydalanacağı, başımıza nasıl belalar açacağına dair kimse bir garanti veremez!
Ülke yönetim sistemleri kişilere göre tasarlanmaz, ülke ve milletin istikbalini tehlikeye atmadan refah seviyesini yükseltmeleri amaçla tasarlanır!
Herkes aklını başına alsın.
Evinize mobilya almıyorsunuz.
Savunduğunuz kavram bir milletin istikbalini belirleyecek.
Taşıdığınız sorumluluğun farkına varın.
Günün birinde evladınız size 'Bunu nasıl savunabildin?' diye sorarsa,
'Ben bilmediğim için liderim bilir sandım' deme mecburiyetinde kalmayasınız!