Atılacak adımlar bu ayak oyunu takımına dikkat edilmesinde yarar var.Nizamül Mülk'ün dediği gibi; "Siz yönetenleri yönetebilecek kadar güçlü olmalısınız."
Dün tahtaPod.com'da bir yazı yayımladım. Yazının üzerine özellikle özelden birçok eleştiri geldi.
Öncelikle belirteyim ki şahıs olarak sayın Akşener'e karşı olmam söz konusu değil. Sayin Akşener'i desteklememin bir çok sebebi var. Burada bunlarla uğraşmayacağım. Benim demek istediğim konu bazı işlerin yanlış gittiği yolundaydı. Inanın hâlâ aynı görüşteyim. Mutlaka siyaseti benden daha iyi okuyan benden daha iyi takip eden birileri mutlaka var. Lakin nasıl olur da daha iyi daha güzel nasıl başarı gelir benim derdim bu kendimce. Karınca misali yangına bir damla su taşıyabilir miyiz acaba?
İkinci soru ise niçin sayın Akşener'in adaylığı konusunda geldi.
Sayın Akşener'in adaylığına karşı değilim. Sadece daha ne yapılacağı belli olmadan erken öten horoz durumuna düşmeyelim diyorum.
İşin başka bir boyutu da sayın Akşener'i yıpratmayalım diyorum.
Aklı başında düşünelim. Kurultay yapılmadı veya yaptırılmadı. Kimin hatası var kimin yok bu ayrı tartışma konusu. Gerçek şu ki kurultay yaptırmayarak genel merkez durumu 1-0 yaptı. Halk oylaması sonucu ile durum 2-0 oldu.
Muhalif kanat durumu nasıl toparlayacak bakalım?
Şimdi yeni bir hamle daha geldi genel merkezden.
"Bugün, sayın Genel Başkanımın talimatları üzere 1970'li yıllarda ve 12 eylül ihtilali akabinde cezaevlerinde şehit edilen ve çile çeken arkadaşlarımızın isim listesini içeren klasörü kendilerine takdim etmiş bulunmaktayım." diye bir paylaşım düştü sosyal medyaya.
Gerçi hanım kolları eski genel başkanı Hediye Hanım bu çalışmanın 7-8 yıl önce hazırlanıp sunulduğunu yazsa da yeniden böyle bir çalışma var. Niyet ne onu bilemeyiz lakin bir hamle daha geldi.
Şimdi anlaşılmış olabilir mi benim gibi düşünenlerin tedirginliği?
Karşınızda siyasetin her türlü ayak oyununu bilen birileri var.
Atılacak adımlar bu ayak oyunu takımına dikkat edilmesinde yarar var.
Nizamül Mülk'ün dediği gibi; "Siz yönetenleri yönetebilecek kadar güçlü olmalısınız."
Bunun başka izahı yok. Önce sizi yönettiğini zannedenleri yenebilecek güce bilgiye donanıma sahip olmak zorundasınız. Eğer bu gücü elinize geçiremezseniz boşa kürek çekersiniz.
Istişareler yapılıyor görüşmeler gerçekleşiyor herkes niyetini ortaya koyuyor. Aslında bunların hepsi çok güzel özlenen gelişmeler ama yeterli değil. Artık Türkiye'de gündemi oluşturacak hamleler yapılmalı. Ekranlar bize kapalı olabilir. Bırakın ekranları sosyal medya var artık.
Bir şekilde amaç ortaya konulmalı bu amaç için uygulanacak strateji geliştirilmeli.
Gücü elimizde tutmak zorundayız.
Hatta çok güçlü olmak için daha çok kafa yormalı hiç olmazsa çıkılan yok sloganlara hapsedilmesin.
Yoksa çok erken kaybedenler kulübünde yerimizi alırız.
Doğan Ay