"Cehalet Tavrının Yaygınlaşmasına Örnek Olarak Spor Medyası" diyecektim başlığa ama vaz geçtim. Bu başlık biraz iddialı ve çok daha derin etüdler gerektiriyor, farkındayım. Bu yüzden yazının sözü edilen etüdlere dahil edilecek bir örneğe işaret edeceğini belirterek geçeyim.
Galatasaray 21. Süper Lig şampiyonluğunu yaşarken, birçok spor haber mecrası Galatasaray'da "bir ülkenin üst liginde" ilk şampiyonluğunu yaşayacak futbolcuların listesini yayınladı. Bu listelerin kahir ekseriyetinde Serdar Aziz'in adı da yazılıydı.
Yahu bir kişi de mi Serdar Aziz'in 2010 yılında Bursaspor'da şampiyonluk yaşadığını hatırlamıyor. Üstelik kadronun kıyısında köşesinde sadece ismi yazılı, maç oynamayan bir futbolcu da değildi. Serdar Aziz o yıl 23 numaralı formasıyla bir çok maçta arz-ı endâm etti, şampiyonluğa etki eden goller bile attı.
Hadi Fener ya da Beşiktaş'ta şampiyonluk yaşamış olsa da unutsanız yine basit hata denir geçilir, ama Anadolu devrimi yapan; tek, biricik ve efsanevi bir şampiyonluğa ulaşan Bursaspor'un bu başarısını ve o takımın bu denli önemli bir oyunucusunu unutmak... Hem de öyle fi tarihinde falan değil, henüz 2010'da...
Haberi giren çalışanlar işi sevmese de ekmek parası için orada olabilir -zaten artık medyada sadece ekmek parası alınabiliyor, ekmeğe salça bile sürmek istesen o parayı başka yerden kazanacaksın. Ama bir tane olsun futbolu seven, dikkatli bir editörünüz yok mu?
Gazeteciliğin içine düştüğü genel durumdan bağımsız değildir tabi ki ama spor medyasında bu cehalete tahammül etmek zorunda değiliz bence.