3 Aralık Engelliler Günü'nde engellilerle ilgili paylaşımlar yaparak farkındalık yaratmaya çalışan herkesi kutluyorum. Umarım bu paylaşımlarımız bir şeylerin değişmesini sağlar. Ben de size engellilik ve engellilerle ilgili bazı bilgiler vermek istiyorum.
Engelli dediğimiz insanların durumunun asıl adı "yetersizlik"tir. Doğuştan veya sonradan oluşan yetersizlik durumu, bu insanların herhangi bir konuda ek bir gayrete, bir yardıma başvurmaksızın fiziksel veya düşünsel etkinlikleri yerine getirmelerinde zorlanmaları anlamına gelir.
Engellilik ise bu fiziksel veya zihinsel yetersizlik durumunu ortadan kaldıracak çeşitli yöntemler ve araçlar kullanılmadığında, yaşam alanları buna göre düzenlenmediğinde ortaya çıkar. Yani aslında dünyada "engelli" insan kalmaması mümkündür, bizlerin elindedir. Peki nasıl?
Öncelikle yapılması gereken, zihinlerimizdeki engel kavramını en baştan oluşturmak. Yetersizlikleri olan insanların uygun şartlar oluştuğunda hiçbir engellerinin olmadığını, her insanın yapabildiği işleri yapabildiklerini anlamamız gerekiyor.
Ayrıca yerel yönetimler, özel şirketler, devlet kurumları ve vatandaşlar olarak eğitimden sağlığa, yollardan binalara kadar her alanda yetersizliğe sahip bireylerin engellerini ortadan kaldırıp herkes gibi rahat bir şekilde hayatlarını sürdürmelerini sağlamamız şart.
Kadın hakları konusunda "kadınlar annemiz, bacımız, eşimiz, kızımız olduğu için değil, sadece insan oldukları için değerlidirler" dediğim gibi, engelliler de "bizler birer engelli adayı olduğumuz için değil sadece insan oldukları için değerlidirler" diyorum.
Bir diğer önemli husus ise sadece görme, işitme veya ortopedik engelli insanlar olduğunu sanıyoruz ama zihinsel engelli insanlar da var, otizmliler, down sendromlular, asperger sendromlular ve daha nice engelli, daha doğru bir kullanımla "özel gereksinimli" birey var.
Ancak bir çok "özel gereksinimli birey" insanların acıyan ya da rahatsız olduklarını hissettiren bakışlarından, sözlerinden, davranışlarından çekindiği veya engellerini ortadan kaldıracak imkanlardan mahrum oldukları için toplum içine çıkmıyor ya da çıkarılmıyorlar.
Daha iyi anlaşılması için Türkiye'deki tüm engellilik türlerinin toplamının nüfusa oranının yaklaşık %12-13 olduğunu söylemek yeterli olacaktır sanırım. Bu yaklaşık olarak 8 kişiden 1'inin engelli olduğu anlamına gelir ki hiçbirimizin sokakta bu oranda engelli görmediğine eminim.
Son olarak da birkaç film önerisi ile bitirmek istiyorum.
1) Taare Zameen Par (Yerdeki Yıldızlar)
2) Black veya Türk versiyonu olan Benim Dünyam
3) Rain Man (Yağmur Adam)
4) Temple Grandin
5) Forrest Gump
Elbette daha fazlası var ama izlediklerimden en sevdiklerimi seçtim.