"Söz vaktine çeker." derler.
Az önce bitirdiğim bir kitaptan biraz bahsederek konuya gireceğim. Çünkü kitabı okurken, hep cumhuriyetin kazanımlarını düşündüm ve kitabı bitirdikten sonra bu konuda mutlaka yazmalıyım, diye düşündüm.
Kitap, John Boyne'un, "Romanovların Son Evi"... Rusya' nın son çarı Nikolay Aleksandroviç Romanov ve ailesini anlatıyor.
Üç yüz yıllık hanedanlıkları ekim devrimiyle, hazin bir şekilde sona eriyor.
Neden? Çünkü, Çar'ın tanrı tarafından yeryüzüne gönderilmediğine, kutsal olmadığına bir grup inanmıyor ve örgütleniyorlar. Halk yoksulluk içinde yaşam mücadelesi verirken, çar ailesinin, yakınlarının bolluk ve aşırı lüks içinde o saraydan bu saraya altın kaplama trenlerle gidip gelmelerine, çarın çocukları rahat uyusun diye gece inşaatlarının yasaklanmasına, (liste çok uzun...) bolşeviklerin tahammülü kalmıyor artık. Lenin'in liderliğindeki ekim devrimi gerçekleşiyor; çar ve çocukları bir süre Yekaterinburg'da bir evde tutulduktan sonra öldürülüyorlar.
Çar olmuş, kral olmuş, padişah olmuş... Sonuçta otokrasik yönetimlerin yüz yıllarca sürse bile sonu geldi.Bakmayın Avrupadaki İsveç Kralı'na, İngiltere Kraliçesi'ne...Onlar bizden çok daha demokratik.
Peki Rusya SSCB olunca refaha erdi mi? Lenin'i, Stalin'i, Kruşçev'i, Brejnev'i...Kimler geldi, kimler geçti; Doğu bloku da çöktü, gözlerimizin önünde... Çavuşeskolar, dünyanın gözü önünde kurşuna dizildi.
Bir tek cumhuriyette halk kendi yöneticilerini kendisi seçer. Bir tek cumhuriyette herkes eşit haklara sahiptir.Tabi ki Atatürk'ün kurduğu parlamenter sistemde...
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yüz yıllar sonrasını görebildiği için;
"Efendiler, yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz!" demiştir.
O günün koşullarında hangi yönetim şeklini isteseydi onu kabul ettirirdi. Ama o cumhuriyeti seçti.
Çünkü, çağdaşlığın yolunun cumhuriyetten geçtiğini biliyordu. Gelişim ve değişim cumhuriyetle mümkündü. Öğrencilik yılları dışındaki bütün yaşamı cephelerde geçti, askeriyle omuz omuza...Vatan ve millet sevgisiyle attı her adımını. 19 Mayıs'ta Samsun'a çıktığında attı cumhuriyetin temellerini.
Bugün hala, padişahların Allah'ın yeryüzündeki gölgesi olduğuna inanıp, kendilerini Osmanlı torunu sananlar, Osmanlı da Romanovlar gibi hanedandı ve siz onların torunu falan değilsiniz. Siz, cumhuriyet sayesinde özgürce düşüncelerinizi ifade edebilen Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşısınız.
"Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat, Türkiye Cumhuriyet'i ilelebet payidar kalacaktır." diyen Mustafa Kemal Atatürk'ün yolundan giden ve onun kurduğu cumhuriyete sahip çıkanlara selam olsun.
"Bilmeyen ne bilsin bizi, bilenlere selam olsun!"
YAŞASIN CUMHURİYET!