By A. Yağmur Tunalı on Perşembe, 08 Eylül 2022
Category: Siyaset

O KILICI ARTIK KININA KOYUN!

"Onu yuhlayacak, bunu alkışlayacaksın" demek felakettir.
Ettiği ve edeceği bellidir: Ayrışma, kamplaşma ve düşmanlık getirir.

Yıllardır tek derdi kutuplaştırmak olanlarca gerildikçe gerildik.
Millet iyi ki beklenen kavgayı tam benimsemedi.
Tam benimsemese de yuh ve alkış dili epeyce taban tutmuş görünüyor.
Bizim halkımız ileri bir çatışmaya her şeye rağmen uzak.
Her türlü tahrike, yalan dolana rağmen uzak.
Bu büyük şansımızdır.

İktidar gücünün en önemli siyasi tavır alışının kampçılık olması hiçbir şekilde anlaşılır bir durum değildir.
Her durumda, her ağzını açana fetöcü, terörist demenin bizi nereye getirdiğini yaşıyoruz.
Bu dile kanmakla nereye savrulduğumuz da apaçık görülüyor.

Gücü elindebulunduranlar halka karşı mahcubiyet duyar.
İmkanları nasıl harcadığının hesabını vermek için çırpınır.
Sorulara cevap verir.
En doğru bilgiler üzerinden kendini savunur.
Saldırgan bir tavır içinde olması hiçbir şekilde savunulamaz.
İşi, ne yaptığı ve nasıl yaptığı tartışılır.
Hakaret, yalan-yanlış beyan varsa o takdirde elbette en sert tondan konuşur.

Kimse kimseye hakaret edemez.
Kılıçların çekildiği zamanlar elbette olur.
O kılıcın olur olmaz yerde çekilmesinin hangi tipleri hatırlattığı bellidir.
Devlet hayatında, mafyavari davranışlar, külhani tavırlar, efelenmeler, kabadayılıklar olmaz.
Bu devirde örnek çok.
Trump öyleydi, Macron öyle, Putin öyledir diyenler var.
Yalnız bir fark var.
O ülkelerde yerleşik nizam (müesses nizam - establisment) var.
Putin bile o sert tavrı içinde devlet aklıyla hareket eden bir stratejiyle satrancını oynuyor.
Rusya'da müesses nizam işliyor.
Evet böyle bir lider başa gelse bile sistem onu sınırlar.
Bizde dağıtılan bu devlet aklını temsil eden kurumlar ve kurallardır.
Kritik nokta budur.

Gördüğümüz, yaşadığımız da budur.
Dünyanın ileri, ilerlemekte olan ülkelerinde en ufak bir yanlışlıkta halktan özür dileniyor.
Siyasiler, özellikle iktidardakiler, ileri ülkelerde özür dilemekle kalmıyor, yerinde de kalamıyor.
İktidarda-muhalefette bu ahlakı biz de istiyoruz.
Kanunlar kurallar herkese aynı şekilde işlediği vakit demokrasidir.
Demokrasi böyle bir ahlak getiriyorsa demokrasidir.
Frenklerin tabiriyle Demokles'in kılıcıyla demokrasi olmaz.

"Onu yuhlayacak, bunu alkışlayacaksın" demek felakettir.
Ettiği ve edeceği bellidir: Ayrışma, kamplaşma ve düşmanlık getirir.
Bu kör batak devrini sür'atle bitirmeliyiz.

Related Posts

Leave Comments