Sabahat Akkiraz'a bile "Irkçı" dediniz ya, vallahi sizden korkulur! Sabahat hanımı günde bir kez dinlemesem kendimde eksiklik hissederim. O anaç sesi bana doğduğum coğrafyayı, büyüdüğüm iklimi yani kim olduğumu hatırlatır. Bu sebepten verdiğim örnek Sabahat hanıma saygısızlık olarak algılanmasın. Yahu pamuk şeker gibi kadındır Sabahat Akkiraz. Ne ırkçısı? Ne demiş Sabahat Akkiraz beraber...
İlhan Selçuk'un derinlerden gelen sessiz tepkiye koyduğu bir ad vardı "Dip Dalga.." Bu veciz söz gerçekten sessiz kalabalıkların ruh halini ve bu sessizliğin koyduğu tepkiyi en iyi anlatan bir sözdü. Hemen yanı başımızda, yani komşumuz Suriye'de 15 Mart 2011'de bir iç savaş başladı. Bu iç savaş tam da bizim Suriye ile mercimeği fırına verdiğimiz bir zamanda başladı. Üstüne üstlük Türkiye...
Suriyeliler, Somalililer, Katarlılar ülkemizin her yerini işgal ettiler. Artık kendi ülkemizde YABANCI durumuna düştük!Şimdi de Afgan istilasına uğruyoruz.Ya da uğratılıyoruz demek daha doğru olur herhalde!Çünkü Uluslararası kaynaklar, günde ortalama 500 Afganlının Türkiye'ye girdiğini belirtiyorlar! Bu işin sonu nereye varacak?Neden Devletimiz buna engel olmuyor? Ve dikkatinizi çekiyor ...
Göç meselesi hiç şüphe etmiyorum, planlı programlı bir iştir. Türkiye'yi bozmanın ayaklarından en önemlisidir.Size artık "Türkiye Türklerindir" dedirtmeyeceğiz diyenlerin dini kullanarak bizi kandırmaya çalıştıkları büyük oyundur. Bunu dünya bir araya gelse bize yaptıramazdı.Biz yaptık.Din iman diyerek yaptık.Ensar muhacir diyerek yaptık.Ümmet diyerek yaptık.Dini alet ederek yaptık.Dinle...
Bizim evin sokağın karşısında seyyar bir pilavcı var. Gençten bir kardeşimiz. Evvelsi gün oradan geçerken sağ olsun "Bir şey ikram edeyim abi" dedi. Ben de teşekkür ettim bu nezaketine eve çıktım. Kendi kendime sonra düşündüm . Ne ikram edebilirdi ki bana pilavcı kardeş? Pilav, yanında nohut veya tavuk bir bardak da ayran. Neyi varsa onu ikram edebilirdi. Tıpkı her misafire yapıldı...
Muharrem Sarıkaya önüne gelen bir metni katıldığı TV programında paylaştı. Almanya'nın bir bakanı Afganistan'da 3 milyon civarında bir göçmen kitlesinden bahsedersek; Türkiye'nin "Protokol" gereği gerekenin yapılmasını hatırlatmış. Muharrem Sarıkaya sordu, Türk milleti olarak biz de soruyoruz; bahsi geçen protokol nedir. Biden ile yapılan görüşmede Afganistan'dan gelecek göçmenleri karşı...
Devlet kurumlarından TC'yi, dağlardan, kitaplardan '' Ne mutlu Türküm diyene'' sözünü, okullardan andımızı kaldırdılar, ama olsun PKK'yı ezdiler. Fabrikaları, limanları sattılar. Yolları, köprüleri üç beş şirkete peşkeş çektiler, ama olsun PKK'yı ezdiler. Tarımı, sanayiyi, hayvancılığı bitirdiler, ülke battı.Yolsuzluk ve yoksulluk aldı başını gidiyor, halk aç, gençler umutsuz, ama olsun ...
Çünkü Türk Hava Kurumu Cumhuriyet Değer ve Kazanımı da ondan Türk Hava Kurumu'nun en bilinen belirgin özelliği nedir; bir cumhuriyet değer ve kazanımı kurum olmasıdır. Daha başka; ne kadar siyasal İslamcı cemaat, tarikat varsa, yıllar boyu milletin kurban derilerini kendilerine değil de bu kuruma bağışlamış olmaları nedeniyle kin ve öfke beslediler, intikam almak için de hep fırsat kolla...