Ayasofya suistimali üzerinden siyaset üretme Seccademi serecek bir yer bulamasam dahi; yine de Ayasofya'da namaz kılmayı düşünmem. Güzelim camilerimizde huşu içinde namaz kılmak varken; Ayasofya'nın soğukluğunda neme gerek. Az aşağısında; Boğaz'a nazır Gülhane Parkı'nda, bir çınarın gölgesinde kılacağım namazın o uhrevi hazzı varken...veya az ötede Sultanahmet Camii......Ayasofya gibi ki...
Sultan Ahmet(veya I. Ahmet), Sultan III. Mehmet'in üç oğlundan ikincisi olarak doğmuştur. Ağabeyi Mahmut tahtı ele geçirmeye çalıştığı gerekçesiyle babası tarafından boğdurulunca padişahlık için önü açılmış ve babası III. Mehmet 37 yaşında ölünce henüz 13 yaşındayken 22 Aralık(veya 21) 1603 sabahı Eyüp Sultan'da kılıç kuşanarak tahta geçmiştir. Kanuni Sultan Süleyman'dan sonra devlet işl...
Artan ekonomik sıkıntıların üzerine dünya çapında yaşanan covit-19 salgını sebebiyle küresel durgunluk da binince, yüzer-gezer oyların yanında kemik oylarında da hatırı sayılır miktarda erime sürecine giren iktidar, klasik sağ siyasetçi retoriği ve gündem değiştirme pratiğinin icabı, Ayasofya'nın cami olarak ibadete açılmasını tartışmaya açtı. İYİ PARTİ grubu, iktidarın Ayasofya'yı camiy...
Ayasofya dediğimizde hepimizin aklına İstanbul'daki Ortodoksların en kutsal mekanı olan Ayasofya gelir. Bizans İmparatoru Justinyen'in yaptığı 1000 yıl kilise olarak hizmet verdikten sonra İstanbul'un fethiyle camii olan ve 1934 ten günümüze kadar da müze olan büyük Ayasofya… Peki size Dünyada tek Ayasofya yok desem ne dersiniz? Evet Dünyada tek Ayasofya İstanbul'da değil. Ayasofya bir k...
Ayasofya… İnşa edildiği günden beri her zaman Dünyanın ilgi odağı olmuş, ilk kuruluşundan bugüne kadar 1700 yıla yakın bir süre geçse de hala Hristiyanlık ve İslamiyet için çok büyük anlam ifade eden büyük mabed. 1000 yıl Ortodoks Hristiyanların en kutsal mekanı olduktan sonra 1453 yılında İstanbul'un fethinden sonra camii olmuş ve 1934 yılından günümüze kadar da müze olarak hizmet veren...
Oyları düşmeye başlayınca sağ siyasetçilerin mutadı olan "Ayasofya'nın tekrar ibadete açılması"dır. Bir süre konuşulur, muhalefet ile didişilir; oyların pekiştirildiğine kanaat getirilirse konu soğumaya bırakılır ve unutturulur. Nasıl olsa millet olarak sazandan hallice bir hafızaya sahibiz. Durum düşündüğümüzden de vahim olmalı ki, durup dururken Ayasofya'nın ibadete açılması tekrar gün...
Geçen gün her zaman gittiğim berberime traş olmaya gittim-Herhalde erkeklerin ekseriyeti berber konusunda oldukça muhafazakardır- Berber koltuğunun arkasındaki duvarda asılı bulunan televizyonda "Fetih Şöleninden" kesitler gösteriliyordu. O sırada Akp seçmeni olan berber arkadaşım "Bunlar hep hikaye. Ayasofya'yı cami yapın da o zaman görelim fethi" dedi. Ülke toplumu ve siyasetinde güçlü bir karşılığı olan bu söylemin ne kadar adil, akılcı ve pratik olduğunu tartışmak gerekiyor aslında. Namazla niyazla arası çok da sıkı fıkı olmayan bu arkadaşın talebi teolojik olmaktan çok psikolojik. Meseleyi bir gurur meselesi olarak görüyor.
İnsanoğlunun kolektif bir şekilde örgütlenerek "Kültür" üretmesi ile birlikte zaruri ihtiyaçları karşılayan ve belli bir fiziki alanı kaplayan yahut yapısal bir varlığı olan "mekanın" yüzyıllar içerisindeki toplumsal,ekonomik,siyasal dönüşümlere paralel geçirdiği farklı mahiyetteki kavramsal örgütlenmeler mekanları anlamlandırma biçimlerimizi de şekillendirmekte ve bu farklı anlamlandırma biçimleri toplumsal gruplar arasında yoğun ihtilaflara yol açabilmektedir.