SURLAR VE DENİZkörler ülkesinin tam karşısındaçünkü gören olmadı seni benden başkaduran kent sevgilim nicedirsurların çevirdiği denize doğrukurdum barbar çadırını bekliyorum bekliyorum bembeyaz bir yapının omuzlarına konacak kartal kapına dikilmiş boynuzlarıyla kara koç başı hırslı kalkan ve hasret ve tutku ve bitip tükenmez ayrılığa inatla kafa tutan bakışların tozlarına bulanmış ağaç h...
O kuyudan su içme çocuk
zehir kokar nefesin, günden güne çürürsün
gel gözyaşımı iç çocuk
zehirsiz, berrak
baba oğul söndürelim yangınımızı
sarılarak, ağlayarak
Fikret, ailesine süprizin hasını yapmıştı. Çıkıp gelmişti bayram vakti ailesinin yanına. Oysa Şırnak'ta sürdürdüğü askerlik görevini bitirmesine çok bir şey kalmamıştı, beş ayı kalmıştı sadece. Ama dayanamadı işte, burnunda tüttü bir yaşındaki kızı Almina'nın kokusu, sessiz sedasız çıktı geldi Şırnak'tan. Eşi Duygu"nun en duygusal günüydü heralde. Mutluluklarını kendilerine saklamadılar...