Türkiye Şeriat Devleti Mi Olacak? | 1. Bölüm Bundan uzun yıllar önce Bandırma'da okuduğum okulda bir öğretmen (veya bir stajyerdi hatırlamıyorum.) kaygılı bir şekilde şunları söylemişti; "Tayyip sırayla Cumhuriyet kurumlarını yok edecek, en son şeriat devletini ilan edip başa geçecek."Açıkcası bu sözler duyduğumda verdiğim tepkiyi pek hatırlamıyorum. Ama ilköğretim ve ortaokul...
Ülkemizin içinde bulunduğu namüsait vaziyetin sorumluları aranadursun. Gün geçmiyor ki yeni bir hain ortaya çıkmış olmasın. Geçmiş tecrübelerimiz bize gösteriyor ki aslında bu hal ülkemizde maalesef yeni birşey değil. Mesela; rahmetli Menderes'in iktidar yıllarındaki icraatlarını inceleyecek olursak yine bugünkü siyasi iktidarın düştüğü gafletin aynısına düşmüş olduğunu görebiliriz. O ve kadrosu da aynı şekilde açıkça İnönü üzerinden (Atatürk'e birşey diyemediklerinden) Cumhuriyet'in kurucu kadrolarına saldırmakta gecikmemiştir. Bugün de aynı şekilde bir saldırı sözkonusudur. Umulur ki geçici olsun ancak maalesef her kafaları sıkıştığında hedef saptırmak, gündemi değiştirmek adına tarihsel hiçbir değeri olmayan iftiraları atabiliyorlar. Unuttukları birşey var ki; o da meşhur bir atasözümüzdür."Güneş balçıkla sıvanmaz."
Evet, tarihte bir İsmet İnönü vardır. Lakin İnönü'yü veya Cumhuriyet'in kurucu kadrolarından herhangi birini eleştirmek isteyenler öncelikle şunu bilmelidirler. Tarihsel bir kişiliği eleştirebilmek için ondan daha büyük bir tarihi zafer kazanmalısınız.
Bugün birilerinin 1923 ruhu ile olmaz dedikleri, adları asla yanyana gelemeyecek olanlar tarafından, onların yolundan gittiğini savunanların suskunluğu sayes...
"Uçurum kenarında yıkık bir ülke, türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar, yıllarca süren savaş. Ondan sonra, içeri de ve dışarı da saygı ile tanınan yeni vatan, yeni sosyete, yeni devlet ve bunları başarmak için arasız devrimler. İşte, Türk genel devriminin bir kısa diyemi..."
Diye anlatıyor Gâzi paşa 1923 ruhunu.
1919'da ilk iş olarak kendi devletlerini yönetenlere(yönetemeyenlere) başkaldırarak başladılar işe. Rütbeleri söküldü, ordudan atıldılar, başlarına ödül biçildi. Tereddüt etmediler, aldırmadılar, yorulmadılar, ardlarına bakmadan millete umut oldu, gaye aşıladılar.
Kim mi onlar ?
Bugün birilerinin 1923 ruhu ile olmaz dedikleri, adları asla yanyana gelemeyecek olanlar tarafından, onların yolundan gittiğini savunanların suskunluğu sayesinde incitilen ulu ruhlar...
Telif Hakkı
© Ahmet Yekta @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.
Cumhuriyeti bir türlü benimseyemeyen, şanlı zaferlerin ve büyük bir tarihin özlemiyle bugünü layıkıyla idrak etmeyi ıskalayan sevgili muhafazakar kardeşim, bu yazımda doğrudan sana hitap edeceğim. Sevgili kardeşim, tuğralı Doblo'muz ve gönlümüzdeki ecdad aşkımızla sen-ben Osmanlı devrinde yaşasak, "Nü resim çizen adamdan halife mi olur, koca padişah nasıl batı klasik müziği formunda eser...
Telif Hakkı
© Ahmet Yekta @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.
20.Yüzyılın başlarında emperyalizme karşı verdiğimiz Ulusal Kurtuluş Mücadelesi, Atatürk Türkiye'sinin kurulması ve cumhuriyetin ilan edilmesiyle sosyal, ekonomik ve kültürel alanda da devam etmiştir. Osmanlıdan kalan feodal toplum yapısının yıkılması ve sosyo-ekonomik yapının siyasal, kültürel, eğitsel anlamda da ortadan kaldırılması için büyük devrimler yapılmış, ön...
Telif Hakkı
© Ahmet Yekta @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.
Hatırımdan hiç çıkmaz: on yıl kadar evvel köyümüzde start veren anaokulunda hanım hanımcık bir öğretmen vardı. Öğretmen hanım her haliyle Cumhuriyetçi yanını belli ediyordu. Davet ediliyordu, evlerimize geliyordu, yani mahallemize. Bizim mahallenin çocuklarının dilinde bir şiir vardı, aynen şöyle başlıyordu: "Bin sekiz yüz seksen birde bir bebek doğduAnnesi adını Mustafa koydu.."Bi...
Son günlerde yakın dönem tarihimizin kıymetli bir parçası olan İttihat Terakki (hem parti hem de cemiyet olarak kullandım) devrine yönelik ciddi araştırmalar yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. Yayım dünyamızın ciddi isimleri, muteber yayınevlerinden kıymetli eserler çıkardılar. Bu yayınları, müelliflerini ve ortaya koydukları tezleri takip ediyoruz. Kavram olarak neo-İttihatçılık'ı pek o...
Yarın 10 Kasım, yokluğunla yüzleşeceğimiz gün. Sen yoksun! Atam ben her 9 Kasım'ın ilk dakikalarında hayallere dalmaya başlıyorum. Sanki bu hayalleri kurunca 10 Kasım gelmeyecek ve biz yokluğunla yüzleşmeyeceğiz. Sen gittikten sonrada açtığın yoldan aynı hızla serüvenimize devam ettiğimizi hayal ediyorum. Bir memleketin 50 yılda yapamayacağı kalkınmayı on yılda hediye etmiştin ya yurdum...