1990'lı yılların başından itibaren sanayi devrimi döneminden çıkıp, yapay zekâ devrimi dönemine girdik. İnsanlık çok kabaca, avcı toplayıcılık, tarım ve sanayi devrimlerini yaşadı.Bu dönemler arasındaki geçişler binlerce yıl sürdü. Hepsi kendi iş alanlarını yarattı. İnsanlığın refahı ve yaşam süresini artırdı. Tarım devrinden sanayi devrine geçilirken yaşanan en büyük korku makineleşmeni...
Ömrümüzün üçte birini, bir adamın tahakkümü altında onun emir buyurduğu, arzu ettiği şekilde düşündürülüp yaşayarak geçirdik. Çağa ve kendimize yakışmayan bir durum. Yazık ettik kendimize de neslimize de, en önemlisi de sizlere. Oysa bu tek adama sadece bir defa şans vermeyi yeterli görüp, şimdiye kadar dört defa değişimi yaşamayı denseydik illaki sizlere daha iyi bir ülke bırakmış, gele...
İşim gereği, 30 yılı aşkın bir süredir, sürekli olarak çocuklarla ve yirmi yaş altı gençlerle bir aradayım. Birlikte çalışıyor, gelecek planlamaları yapıyor ve onları hayata hazırlamaya gayret ediyoruz. Bu sayede çocuklarımızda ve gençlerimizde var olan genel yaklaşımları, bakış açılarını ve eğilimlerini uzun soluklu olarak inceleme, anlama ve de takip etme fır...
Bugün öğretmenler günü. Öğrencilik yıllarımı, öğretmenlerimi, hele ki hayatıma dokunanları hafızamda bıraktıkları saygınlıklarla hatırlayınca içimi bir hüzün kapladı. Hüznümün temel nedeni "İnsan inşa etme"de son derece önemli olan bir mesleğin bugünkü içine düşürülmüş olduğu haldir. Geçmiş yıllarda bu mesleğin mensupları istisnasız toplumun her yerinde, mahallesinde semtinde, kent...
Memleketi dinliyorum, gözlerim kapalı.
Önce yarınlardan soğuk bir rüzgar esiyor;
Yavaş, yavaş işliyor,
vatandaşın iliklerine.
Üzerine cilt cilt kitaplar yazılan, araştırmalar yapılan hatta ideoloji tanımının sınırlarını bile zorlayan bir varoluş kavramı:Türk Milliyetçiliği. Bu yazıyı okuyan herkesin Türk Milliyetçiliği hakkında yanlış ya da doğru bir fikri ve bilgisi olduğuna eminim. Zaten oturup burada binlerce sayfa yazmayacağıma göre değineceğim konunun Milliyetçiliğinin ortaya çıkışı, temel prensip ve yakla...
Çocukları korumak ve yaşam koşullarını iyileştirmek adına 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 'Çocuk Haklarına Dair Sözleşme' imzalanmış ve o tarihten günümüze 20 Kasım 'Dünya Çocuk Hakları Günü' olarak kabul edilmiştir. "Eğitim hakkı, sağlık hakkı, adalet hakkı, katılım hakkı" Her çocuk eşittir." Hangisini sağladık? Çocukların yararına ne değişti o günden...
Soğuk ve yağışlı bir günün sabahında kapımı çalan çiçekçinin günaydını ile elime verdiği , evlatlarımın yüreklerinde açan çiçeklerin ete kemiğe bürünmüş düzenlemesiyle güne başladım. Günün anlam ve önemini hatırlatan bir incelik.. Hava da bir ağır ki bugün. Ağır ve karanlık.Tıpkı memleketimin içine düştüğü hali gibi. Gökyüzünde kara bulutlar, Kararmış suyu ile kıyıya vuran deniz. Ekranda...
Dünya çocuk hakları gününde, Türkiye iki buçuk yaşındaki Müslüm'e nin cansız bedeninin bulunduğunu konuşuyor. Bu kaçıncı ? Kaybolan ve yaşamdan koparıldıktan sonra bulunan kaçıncı çocuk? Son yıllarda sıkça konuşulan, kayıp çocuklarımızla ilgili "Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) nun 2019 yılı verilerine göre, Türkiye'de son 9 yılda toplam 104 bin 531 çocuk kaybolmuş. 107 bin 984 çocuk suç...