Türkiye'nin sadece Anayasasında kayıtlı "laik, sosyal, hukuk devleti" yapısı değil; iktisadî, toplumsal ve kültürel yapısı da hızla değişmektedir. Bu değişimi hayra yoranların, amacı "kârını maksimize etmek" olan aktörleri günün gerektirdiği rolü iyi oynamaktadır. Ancak, "satın alanlar" tarih bilincine sahip olmadığı gibi şehir, kültür, medeniyet kavramlarına da yabancıdır. Siyasiler bu ...