Sınav haftası. Saat gece yarısını çoktan geçti. Adı kütüphane ve bilgi merkezi olarak geçen bir mekandayız. Sorsan herkes ders çalışıyor. Ara ara böğüren kekoları saymazsak havaya sessizlik ve sûkun hakim.
Türev Finansal Varlık Piyasaları. Gözlerimizden uyku akıyor. Herkes dalgın ve süzgün bakışlı. Nominal faiz oranları beklettiği gibi seyretmemiş çakal yatırımcı gibiyiz.
Arada gözümü kağıttan kaldırdığımda birbirini yalayan çiftler görüyorum. Ee tabi; kütüphanelerin birinci misyonu sessizce kitap okunan, ders çalışılan bir alan olması ise daha önemli olan ikinci misyonu da devlet yurdunda kalan kız ile özel yurtta kalan erkeğin gece vakti sevişebilecekleri sıcak bir alan olmasıdır.
Çoğu zaman sevişebilecek bir partnerim olmadığı için sınav haftaları evimde çalışırım. Bugünde sevişecek birini bulamadım. O yüzden ben kütüphaneyi ders çalışmak için kullanan nadir azınlık grubuna dahilim. Beni çaprazımda oturan kıvırcık saçlı kızdan daha çok Merkez Bankasının para politikası ilgilendiriyor.