Metin yazarları yazıyor, onlar okuyor. Ama Allah var iyi okuyorlar. Seslerini nerede yükseltip nerede kısacaklarını, nerede bağırıp, nerede susacaklarını, nerede coşup, nerede coşturacaklarını çok iyi biliyorlar. Tiyatrocu olabilirleri, ama lider olamazlar. Aslan gibi kükrüyor, filozof gibi konuşuyorlar, ama prompter arızalandığında gözlerini ışık almış tavşan gibi apışıp kalıyorlar. Hel...
Herkesten ama özellikle yabancı ülkelerde, Avrupa'da yaşayanlardan rica ediyorum;Lütfen yaşadığınız ülkenin gündeminden bu kadar bihaber olmayın.Biraz ilgilenin. Henüz bir Allah'ın kulu 'Corona' nedir bilmezken Alman medyası günlerce NATO'nun Avrupa'da Demir Perde dönemi sona erdikten sonra yaptığı en büyük tatbikatı yapacağını, bunun için 40 bin ABD askerinin Almanya'ya geleceğini ve Al...
Hayatın en kötü dönemlerinde, kendinizi en yalnız hissettiğiniz anda içinize doğan bir umut ışığının vermiş olduğu heyecan tadında bir rastlandı oldu burası.. Nereye baksam yazdıklarından veya düşündüklerinden dolayı en iyi ihtimalle belirli bir kalıba sokulmuş ve öyle lanse edilerek topluma kabul ettirilmeye çalışılmış insanlar gördüm. Yazmanın ve okumanın böylesine ce...
'Korkuyorum' diyenden şüphe etme,'Şüphe tanımıyorum' diyenden kork. Erich FriedPanzehir, 1974 Fanatizm bir şeyi çok beğenmek veya bir şeyin doğruluğundan emin olmak değildir.Fanatizm bir konu hakkında kendi görüşü hariç başka görüşlere varoluş hakkı tanımamaktır. Bakın burada kabullenmemektir demiyorum.Bir konuda görüşünüze, bilginize, kendi doğrularınıza çok güvenebilirsiniz.Hatta başka...
"Akıl, duygunun yanında daima adi kalır" Balzac Tecrübelerle sabittir… Bir AKP'li defalarca CHP'li olmadığınızı belirttiğiniz halde kendilerine yönelttiğiniz bilgi ve belge dolu eleştirilere mantıklı cevaplar vermek yerine ısrarla sizin CHP'li olduğunuzu söylüyorsa, düne kadar beraber kendi yediklerini unutup sizi FETÖ'nün peşinden gitmekle itham ediyorsa… Kendi hata ve günahlarını geçmi...
Bakmadan, görmek; duymadan, işitmek ve dokunmadan, hissetmek. Hepsine sahip olduğunuzu düşünüyorsunuz halbuki bakmakla, görmek çok farklı şeyler ve duymak ile işitmek. Biri usul, biri esasa tabi bunların. O yüzden görmek için göze, duymak için kulağa ihtiyacınız yok. Düşünün bakalım, kaç kere birini görmüşsünüzdür. Belki yüz binlercesine bakıyorsunuz, ama kaçını gör...
Tabiat bilimlerinde kanunların sınırları ve şartları vardır. Su yüz derecede kaynar- ama basınç bir atmosfer ise. Yoksa Erzurum'da 94 derecede kaynar, düdüklü tencerede 125 derecede.
Toplum bilimlerinin kanunlarında sınırlar daha da karmaşıktır.
Toplum bilimlerinin kanunları öldürülebilir
Ekonominin temel kavramı piyasadır ve temel kanunları da piyasa hakkındadır. Fakat piyasa kutsal bir kimlik değil, istatistiğe dayanan bir sonuçtur. Piyasadan bahsedilebilmesi için birçok satıcının ve alıcının bulunması gerekir. Bir iş kolu cebren veya hile ile birkaç kişinin, meselâ bir mafyanın eline geçip tekelleşse, mafyadan başka iş yapmak isteyenler dövülse veya vurulsa, çete artık malı istediği fiyata satabilir. İstediği kadar kalitesizleştirebilir. Ekonominin temel kanunu öldürülmüştür. Bu yüzden en liberal ülkelerde bile tekelleşmeye karşı rekabet kurulları teşkil edilir, bunlar tekelleşme eğilimlerine müdahale eder.