"Gönülkırmaz Tekel Bayii - Paket servisimiz vardır"
Dünyada hâlâ iyi insanlar var diyorum. Sonra aklıma kırdığım gönüller geliyor.
"Hayatını yaşa"... Yıllar önce bir kız çocuğundan aldığım en hazin nasihat olmuştu. Hala sızısını hissediyorum. Güzel bir yerdeyim, güzel bir okul... Fakat "bıçak ağzı gibi bir sızı"... Günlerim dersliklerde, gecelerimse kütüphanenin en alt katında, en izbe köşesinde geçiyor. Ne için? Ne kazanıp ne kaybettiğimi inan ben de henüz bilmiyorum. Yaşamaksa, her sigaradan sonra kaldığımız yerden... Levent bu yöndeki son istasyon. Yenikapı - Hacıosman metro hattına aktarma yapmak isteyen yolcularla uyanıyorum. Sonrası sarhoş, bitkin, tekinsiz, kimi zaman ışıltılı insanlar ve fakat her birine kayıtsızım. Bıçak ağzı gibi bir sızı var. Şapkamı takıp çıkıyorum. Ali Sami Yen'in yerinde şimdi koca koca rezidanslar ve iş merkezleri yükseliyor. Bir küfür Umut'un hatıraları üstünde tepinen paralı ve huzurlu kölelere, bir küfür de yanımdan geçen motora savuruyorum. Sonra bir sigara yakıp yaşama ara veriyor ve kendimi evin sokağında buluyorum. Bir adam sevgilisiyle yürüyor. Derin bir "Of!" çekiyor. Ben de sigaramdan sağlam bir nefes... Kapıyı açarken gözüme bir magnet ilişiyor. "Gönülkırmaz Tekel Bayii - Paket servisimiz vardır" Dünyada hâlâ iyi insanlar var diyorum. Sonra aklıma kırdığım gönüller geliyor.