Ozan Arif'e...

ozan-arife
Sazıyla, sözüyle, türküsü ile
Gurbetten sılaya gezerek gitti
Duruşu, kimliği, ülküsü ile
Türklüğün aşkını sezerek gitti

Şöhrette mevkide hiç gözü yoktu
Memleketten yana sızısı çoktu
Kalemi sanki yay, sözleri oktu
Mıh gibi mısralar dizerek gitti

Milletinin derdi bağrında kordu
Bu uğurda türlü cefayı gördü
Gördüğü her zulmü haykırdı durdu
Ağıtlar, hicivler yazarak gitti

Ağa karşısında korkusuz durup
Sevdasını ozanlıkla yoğurup
Kelimeyi mana ile eğirip
Sözü ince ince süzerek gitti

Yüreğinde gam ve efkâr oldukça
Vatanın çilesi ile doldukça
Yapılanı yanlış - eğri buldukça
Siyasî cenaha kızarak gitti

Gözünü budaktan, sözü dudaktan
Esirgemeksizin konuştu her an
Hemi yükseklerden, hemi alçaktan
Nice façaları bozarak gitti

Zindanları - hükümleri görerek
Darbeleri - yıkımları görerek
Eylülleri - ekimleri görerek
Bir devrin resmini çizerek gitti

İbretlik yüzlerce destanlar yazan
Sanatıyla nice gönüle sızan
Hakanım, velhasıl, o arif ozan
Alem-i bekâ'ya üzerek gitti

Hakan Atalay
13.02.2019

×
Yayınımıza abone olun

Sayfamızda yayımlanan yazıları kaçırmamanız için yayınımıza abone olun.
Aboneliğinizi istediğiniz zaman sonlandırabilirsiniz.

BİR SIRADIŞI KADIN ve KİTAP
EŞEĞİN GÖLGESİ
 

 Galeri

 Blog Takvimi

Lütfen takvim görünümü hazırlanırken bekleyin