TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ' NİN İDLİB'E GİRMESİNİN BİR' DEN ÇOK SEBEBİ VAR

     Günlerdir ABD' nin Türkiye' ye uyguladığı vize ambargosu üzerine kafa yorulup, sebepleri üzerine çeşitli analizler yapılıyor. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı sonrası iki ülke arasındaki ilişkiler neredeyse durma noktasına gelmişti. Şimdi de vize krizi.. Vize krizinin sebebini Türkiye'nin İdlib'e girmesine bağlamak hata olur.

     Amerika ve dünya basınında çıkan haberlere bakıldığında vize krizinin sebepleri hakkında bazı önemli işaretler görebiliriz. Amerika' da çıkan Washington Post ve Wall Street Journal gazeteleri, "ABD'nin Türkiye'ye sıra dışı azarı ve misilleme" ve " Türkiye - ABD ilişkilerinin, Gülen'in iade edilmesi talebi sürecinde iyiden iyiye gerildiği" şeklinde yorumladı. İngiliz Times gazetesi de "iki NATO müttefiki arasında on yıllardır yaşanan en büyük soğukluğun, ABD Savunma Bakanlığı'nın son 3 yıldır Suriye'de Kürt güçlere verdiği destekten.." kaynaklandığı yorumunu yaptı.

     Vize krizinin çok önemli sebepleri var. Bunlar: 1- Doların dünya ticaretinde kullanımdan kaldırılması ihtimali. 2- Silah satışından elde edilen devasa kazancı kaybetme ihtimali. 3- Türkiye' nin silah ihtiyacını karşılamak için Rusya ile anlaşması. S400 füze alım anlaşması. 4- Türkiye'nin yüzünü doğu blokuna dönmesi, eksen kayması. 5- Kerkük ve Musul petrolleri ve doğalgazının Akdeniz ve İsrail üzerinden satışının kontrolünü sağlamak. 6- Enerji hattında kurmayı planladığı Yahudi Kürdistan' ın Akdenize açılmasına engel olması. 7- Fırat ve Dicle arasındaki sözde vaat edilen topraklarda Büyük Siyon İmparatorluğu kurma hevesi.

     ABD bir tüccar devlettir ve dış politikasını belirleyen derin devletidir. Amerikan derin devleti kararlarını alırken dünya ticaretinin dolara endeksli olmasını sürekli hale getirmeyi ve dolar satışından elde ettiği gelirin azalmamasını amaçlar. Paranın ve Merkez Bankası FED' in kontrolü neredeyse bütün ekonomik gücü elinde bulunduran siyonist Rotschild ve Rochefeller ailesinin elindedir. "ABD içerisindeki diğer Derin Devlet' ler halen Rotschild'in Derin Devleti karşısında çaresizdir. Çünkü ABD Doları'nın gücü bu ailelenin elindedir."

     Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Putin, Türkiye - Rusya arasındaki ticarette iki ülkenin para birimleri olan TL ve Ruble ile yapılması konusunda anlaştı. ABD Doları kullanılmayacak! Türkiye ile İran arasındaki ticaretinde kendi para birimleri ile yapacağını duyurdu. ABD Doları kullanılmayacak!!!

     "1971 yılında ABD Hazinesi'nin elinde FED' in bastığı doları karşılayacak büyüklükte altın rezervi kalmayınca, Suudi Arabistan ile petrol ihracatçısı ülkelerin kuruluşu OPEC ile petrol ticaretinin "ABD Doları" ile yapılması anlaşmasını yaptı." Dünyada petrol alımı ve satımı ABD Doları'na bağlıdır. Dünyanın vazgeçilmez ihtiyacı petrol sayesinde, FED doları karşılıksız olarak basmaya başladı!!!

     Saddam Hüseyin petrol ticaretinde ABD Doları yerine "Euro"yu kullanacağını açıklamıştı. ABD, "Irak'ın kitle imha silahları ürettiği" yalanını gerekçe göstererek, 1.5 milyondan fazla insanı öldürdü ve Saddam'ı infaz ettirdi. Kaddafi de, "Bütün Arap ülkeleri ve Afrika birleşsin, birlik olalım, Altın Dinarı diye bir para birimi kullanalım, petrolü bu para birimiyle satalım" deyip, ülkenin alt yapı yatırımlarını Rus ve Çinli müteahhitlere verince linç ettirildi. Türkiye' nin Suriye ile 2 milyar dolara yaklaşan ticaretin kendi para birimleri ile yapılması kararına Esad' ın destek vermesi ipini çekmiştir…

     Burada bir konunun altını ısrarla çizelim. Suriye'de yaşanan ne bir mezhep savaşı ne de özgürlük ve demokrasi savaşıdır. Suriye'deki savaşın gerçek sebebi; Kuzey Suriye ( Yahudi Kürdistan) üzerinden, Avrupa' ya aktarılması (AB' nin Rus doğalgazına olan bağımlılığı ortadan kaldırılacak.) planlanan Katar doğal gazının "mavi altın" güvenliğini sağlamaktır. Rusya ve İran' la ortak hareket eden Esad yerine kendi kuklalarını oturtmak.

     Avrupa Birliği'nin, ortak para birimi "Euro"ya geçişini de onaylamadı. Birliğin dağılım sürecine girmesini sağlarken İngiltere gibi, AB üyesi ülkeleri bölme operasyonunu da yürütüyor. Belçika, Katalonya, Bask, Korsika ve Bavyera' nın halk oylamasıyla bölünmesi gündeme gelebilir. Çünkü, "Euro, ABD Doları karşısında bir "Alternatif Güç" haline getirilmiştir. Bu güç ABD için mutlak şekilde yok edilmesi gereken bir güçtür."

     Dünyanın en büyük silah üreticisi iki ülke ABD ve Rusya' dır. Stokholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü dünyanın en büyük 100 silah üreticisi firmasının ismini yayınladı. 100 firmanın toplamda 400 milyar dolar silah sattığı tespit edildi. Silah satışından elde edilen gelirin yarısı (200 milyar dolar) en büyük 20 ABD' li firmanın kasasına girmiştir. Bu firmaların sahipleri Amerikan, İngiliz, Almanya derin devletlerini de idare eden Siyonist aileler. Türk İslam coğrafyasında çıkardıkları bunca savaşa rağmen gelirlerinde azalmalar varmış!. Demek oluyor ki daha çok savaş cıkarmaları gerekiyor…

     AB-D Rusya ile yapılan S400 füze anlaşmasıyla, Türkiye gibi ciddi bir pazarı Ruslara kaptırmış oldu. Türkiye' nin gelecekte, aldığı silahların yedek parça, bakım ve teknoloji yenileme gibi gereksinimleri nedeniyle Rusya'ya olan bağımlılığı daha da artacak.

     Fırat Kalkanı Harekatı Yahudi Kürdistan'ın Akdenize açılma planını zora sokmuştur. İdlip harekatı da imkansızlaştırma yolunda ciddi bir adım. Hele ki bu operasyonların Rusya, İran ve Suriye işbirligiyle yapılmış olması, ABD - İngiltere - İsrail ve AB projelerini imkansızlaştıracak görünüyor. Türkiye, günü birlik ve anlık kararlarla tutarsız bir tavır takınmaz ise...



     Sevgi ve Saygıyla
     Sevginaz Hamevioğlu

Telif Hakkı

© Sevginaz Hamevioğlu @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.

×
Yayınımıza abone olun

Sayfamızda yayımlanan yazıları kaçırmamanız için yayınımıza abone olun.
Aboneliğinizi istediğiniz zaman sonlandırabilirsiniz.

GÜNAH KEÇİSİ
SUSMA!

İlgili İletiler

 

 Galeri

 Blog Takvimi

Lütfen takvim görünümü hazırlanırken bekleyin