Hakiki sandığım yalan dünyadan
Falancı düşlerden, filan hülyadan
Nihayet diyerek ben bu rüyadan
Ayıktım olmadı, aydım olmadı.
Yabancı diyarda değilken ili
Bu vahim yozlaşma neyin bedeli
Günlerdir diline dolamış belli
El-avuç yerine "hand" diyor yerli.
Gördüm ki yurdumda sensiz siyaset
Doğrunun yanında olmadı ATAM.
Merhamet kavramı reddedildi ret
İnsanlık kapıyı çalmadı ATAM.
Suspusken biçâre, zamansız yersiz
Dil nasıl anlatsın dil nasıl bizi?
Mızrabın değdiği sazdan habersiz
Tel nasıl anlatsın tel nasıl bizi?
Bitecek dediniz bitecek elbet
Bitmedi Vatandaş Rıza'daki dert
Ulusal düzeyde kabız siyaset
Yapandan usandık yapandan artık.
Hiddetin çözümü şiddettir, deyip
Ansızın elini kaldırdı bunlar.
Onca yıl mazlumun hakkını yiyip
Sahipsiz olana saldırdı bunlar.
Ne oldu bizlere, neyimiz var? Niçin bu noktadayız? Yani neden bu kadar yıkık dökük, naçar, yorgun, kırılgan, umutsuz, mutsuzuz? Ayrıca her gün biraz daha çoğalan isyanımıza ne demeli? Keyifsiz insan portresinin ülkelerin dört bir yanını sarmasını nasıl karşılamalı? Teknolojik yaşam bu denli sirayet etmişken tüm derinliklerine insan hayatının, niçin dar alanda tufanı yaşıyor benlikler? So...