ÖNCESİ VE SONRASI...
Bilinen bir fıkradır ama bugün aklıma düştü...
Temel Adana'da bir Ağa'nın yanında kahya olarak işe başlamış.
Temel çalışkan, işini doğru yapıyor.
Ağa sevmiş Temeli, kendisi de tam kafa dengi adam, iyi anlaşıyorlar, Ağa-Kahya gibi değil, sanki iki dost gibi.
Temel çalışkan, işini doğru yapıyor.
Ağa sevmiş Temeli, kendisi de tam kafa dengi adam, iyi anlaşıyorlar, Ağa-Kahya gibi değil, sanki iki dost gibi.
Bir gün Ağa demiş: "Temel, ahırımda ki en güzel arap atları al, en pahalı aynalı gümüşlü faytona'a ger, gel seninle şöyle şehire doğru açılalım, düşman çatlatalım."
Temel denileni yapmış.
Ağa faytonda arkaya binmiş, Temel önde faytonu sürüyor...
Şehire mesafe var.
Yolda Ağa'nın canı sıkılmış.
Temel denileni yapmış.
Ağa faytonda arkaya binmiş, Temel önde faytonu sürüyor...
Şehire mesafe var.
Yolda Ağa'nın canı sıkılmış.
"Temel" demiş, "ister misin bu fayton, bu atlar ve Adana'da alacağımız her şey senin olsun?"
Temel "Ah ağam" demiş "Nerede bizde o şans?!"
Ağa demiş "Bak, şu yol kenarında ki tezeği görüyor musun?"
Temel: 'Evet'
Ağa: "Onu ye, dediklerimin hepsi senin"
Temel: "Yahu ağam yapma..."
Ağa: "Zorlama yok!... Yersen senin, yemezsen bir şey yok."
Temel düşünmüş.
Ağanın gösterdiği tezek taze ve bayağı da büyükçe...
Diğer yandan atlara faytona bakmış; muhteşemler....
En sonun da karar vermiş tiksine tiksine yemiş.
Ağa sözünün eri...
"Tamam" demiş "Geç arkaya, her şey senin, faytonu ben süreceğim"
Gitmişler şehire, alışveriş yapmışlar, başlamışlar çiftliğe geri dönmeye...
Yolda ağanın içine kurt düşmüş. Evde hanıma ahırın en pahalı atlarını ve faytonunu kaptırmayı anlatmak var...
"Temel" demiş "Sen şu atlarla faytonu bana geri sat. Ne kadar diyorsan vereceğim"
Temel: "Olmaz ağam" demiş.
Ağa: "Yahu etme, hanım ağan beni boşar."
Yalvarmış yakarmış Temel'i ikna etmiş.
Temel "Ağa" demiş "tamam. Ama sen dürüst adamsın, ben de.
Sana kazık atmayacağım. Ancak aldığım fiyata satarım.
Atlarda, fayton da, aldıklarımız da senin olur.
Bak yol kenarında benim yediğim kadar bir tane duruyor."
Ağa neye uğradığını şaşırmış.
"Yahu Temel, helali hoş olsun ne kadar para istiyorsan söyle...."
Temel: "Cık! Fiyatım belli"
Ağa mecbur kalmış tiksine tiksine yemiş, geçmiş yine arkaya, Temel önde yine faytonu sürer olmuş...
Çiftliğe gelmelerine az kala Temel'e gelmiş bir gülme ama o biçim.
Ağa merak etmiş neye güldüğünü.
Temel: "Ağam biz bu sabah bu çiftlikten çıkarken bu fayton bu atlar senin miydi?"
Ağa: "Evet"
Temel: "Şimdi çiftliğe geri dönüyoruz. Bu fayton bu atlar senin mi?"
Ağa: "Evet"
Temel: "Peki Ağa,... O zaman biz onca moku neye yedik?"
______
Yani diyorum ki;
Evvelden İsrail'le aramız iyi miydi?
İyiydi!
Şimdi aramız iyi mi?
İyi!
Eeee.... Gerisini de siz sorun!
Temel "Ah ağam" demiş "Nerede bizde o şans?!"
Ağa demiş "Bak, şu yol kenarında ki tezeği görüyor musun?"
Temel: 'Evet'
Ağa: "Onu ye, dediklerimin hepsi senin"
Temel: "Yahu ağam yapma..."
Ağa: "Zorlama yok!... Yersen senin, yemezsen bir şey yok."
Temel düşünmüş.
Ağanın gösterdiği tezek taze ve bayağı da büyükçe...
Diğer yandan atlara faytona bakmış; muhteşemler....
En sonun da karar vermiş tiksine tiksine yemiş.
Ağa sözünün eri...
"Tamam" demiş "Geç arkaya, her şey senin, faytonu ben süreceğim"
Gitmişler şehire, alışveriş yapmışlar, başlamışlar çiftliğe geri dönmeye...
Yolda ağanın içine kurt düşmüş. Evde hanıma ahırın en pahalı atlarını ve faytonunu kaptırmayı anlatmak var...
"Temel" demiş "Sen şu atlarla faytonu bana geri sat. Ne kadar diyorsan vereceğim"
Temel: "Olmaz ağam" demiş.
Ağa: "Yahu etme, hanım ağan beni boşar."
Yalvarmış yakarmış Temel'i ikna etmiş.
Temel "Ağa" demiş "tamam. Ama sen dürüst adamsın, ben de.
Sana kazık atmayacağım. Ancak aldığım fiyata satarım.
Atlarda, fayton da, aldıklarımız da senin olur.
Bak yol kenarında benim yediğim kadar bir tane duruyor."
Ağa neye uğradığını şaşırmış.
"Yahu Temel, helali hoş olsun ne kadar para istiyorsan söyle...."
Temel: "Cık! Fiyatım belli"
Ağa mecbur kalmış tiksine tiksine yemiş, geçmiş yine arkaya, Temel önde yine faytonu sürer olmuş...
Çiftliğe gelmelerine az kala Temel'e gelmiş bir gülme ama o biçim.
Ağa merak etmiş neye güldüğünü.
Temel: "Ağam biz bu sabah bu çiftlikten çıkarken bu fayton bu atlar senin miydi?"
Ağa: "Evet"
Temel: "Şimdi çiftliğe geri dönüyoruz. Bu fayton bu atlar senin mi?"
Ağa: "Evet"
Temel: "Peki Ağa,... O zaman biz onca moku neye yedik?"
______
Yani diyorum ki;
Evvelden İsrail'le aramız iyi miydi?
İyiydi!
Şimdi aramız iyi mi?
İyi!
Eeee.... Gerisini de siz sorun!
Yayınımıza abone olun
Sayfamızda yayımlanan yazıları kaçırmamanız için yayınımıza abone olun.
Aboneliğinizi istediğiniz zaman sonlandırabilirsiniz.