Yeryüzünde milyarca kelime ve binlerce dil var. Söylesenize hangi biri sizi anlatabiliyor? Pekala bir de şöyle soralım: Siz, en bi bunaldığınız zamanlarda, aldığınızda elinize kaleminizi ve bi ümmet yazıyı döktüğünüzde o kağıda... Kim anlayabiliyor ki sizi? Bir dalganın bir dalgayı ayırdığı renk gibidir bazen Adem vasıflı milyonlar. Arada büyük uçurumlar. Gökkuşağının görünen 7 renginin...
Yanında her mevsim bahardır yazdır
Gülüşün rakiptir güle bal gözlüm.
Adın ki dilimden düşmez niyazdır
Kaderim kaderin ile bal gözlüm.
Bizim adımıza deli demişler
Beşikteyken hasret sütü içirmişler
Cümle alemin manasını
Toplayıp bir Elife vermişler
Bir söz vardır, hiç duydun mu bilemem
Gözden ırak gönülden de ırak yar.
Senden gayrı bir sevdalık dilemem
Ustasını candan sever çırak yar.
Umarsız bakışların canımı çok yaksa da
Yüzüne gülüyordum, sen farkında değildin.
Gözyaşım olur olmaz zamanlarda aksa da
Gizlice siliyordum, sen farkında değildin.
Dünya seninle döndü tarihi hep sen yazdın
Dualarda sen vardın dillerdeki niyazdın.
Asırlardır silinmez bir aşkın izleridir.
Kays'ı mecnun eyleyen Leyla'nın gözleridir
Beni tarif noksandır tanıma yetmez lügat
İsmimin esrarında mana içre mana var.
Lisan çaresiz bana acizdir edebiyat
Âlemlere açılır benimle tüm kapılar
Beni tarif noksandır tanıma yetmez lügat.
Şiber vana, kosva vana hele hele purjör vanaymış. Alman üretmiş, Batı üretmiş, Amerikalı üretmiş ve buralara kadar, şahinlerin, cilalı boylarıyla güzelim kara kargaların, minik serçelerin, geceleri yıldızların koynunu gıdıklayan en alımlı gözleriyle ishak kuşlarının ötüştüğü bu dağlara, Zigana'ya, Kaçkar'a nereden ulaşacaktılar? Sordum hep bir yarısı ağlamaklı dağlarımın kuzeyine, poyra...