Hercai
her battığında güneş
başka açar penceresi
bazen cennetin ucu
Kerbela'dır bazen içi
badesi taze bağ
bal tutar cümlesi
geçilmeyen ser
yakınlaşan yol zerresi
boynuma dolanan koku
ruhumun sonsuz burcu
eğleşir göz çukurunda
gecenin zifirisi
bir yanıp bir duran
çil damlası yağmurun
yüzümü bana sunan
ateşin pervanesi
yeri delen kar çiçeği
dağları sarınca
açılır süt beyaz şal
gönlümün efendisi
içtim denizi
içime attım köz
ağlayıp dönen
dönüp ağlayan söz
aşkın tam kendisi
kuyulara üflenen sûr
nefesin hercaisi
gel toprağa bağdaş kur
darılmayan menzilin
bekleyen son hanesi
Yayınımıza abone olun
Sayfamızda yayımlanan yazıları kaçırmamanız için yayınımıza abone olun.
Aboneliğinizi istediğiniz zaman sonlandırabilirsiniz.