DEVEYE DİKEN....!

Develer çölde harese adlı dikeni çok severlermiş.

Deve bu dikeni yedikçe ağzı kanar ve tuzlu kan ile diken karışınca devenin daha da çok hoşuna gidermiş. Kanadıkça yer, yedikçe kanarmış. Engel olunmazsa deve kan kaybından ölürmüş.

İşte onun için "Deveye diken..." sözü bu ölümcül aşktan doğmuş gününüze kadar gelmiştir.

Yani senin diken sevdan öldürücüdür ey insanoğlu.

Ya akıllı olacaksın dikenden uzak duracaksın ya da o diken sevdası yüzünden ölüme doğru hızla koşacaksın.

Bizde de diken sevdası iyice yerleşti. Ağzı kan dolu kan kaybından öleceksiniz diyoruz ama dinleyen yok!

Tutturmuş gidiyoruz bir sağ hikayesi. Halbuki o sağ denilen renksiz kokusuz fikirsiz cenah bu ülkeyi yetmiş yıl yönetti ve hâlâ aynı hikaye ile yönetiyor. Birileri bizi sağ sol hikayesi ile kekliyor haberimiz yok.

Merkez sağ denilen ucube anlayış bakın bizi nasil kekliyor bir iki küçük örnek:

"Batı bizi sömürdüğü için biz bu haldeyiz. Onlar bizim kalkınmamızı istemiyor."

Batı bizi sömürdüğü için bu halde değiliz. Aksine, biz bu halde olduğumuz için sömürülüyoruz. Beleş yaşamayı sevdiğimiz için bırakın kalkınmayı sadece makarna kömür bize yetiyor.

En yüce dinin mensubu olmakla övünürüz ve bunun için düzgün insan olduğumuzu savunuruz. Din ayrı konu ahlak ayrı konu olduğunu işimize gelmediği için görmeyiz.

Kendimize Müslüman dediğimiz için ahlaka ve etik değerlere ihtiyacımız yok sanırız, her haltı yeriz, beğenmediğimiz o "gavurların" etik ve toplumsal değerlerinin yanına bile yaklaşamayız. Siyasette de kendisine müslüman diyen kişilere hiç bakmayız. Alnı secdeye değiyor türbanlı ( baş örtüsü değil) eşi var bize yeter.

Bu batılılar dünyanın başının belasıdır der, gavurlara sabah akşam söveriz. Özellikle cuma günü cami çıkışlarında muhteşem nümayişler yaparız.

En müslümanımız bile başı sıkıştığında huzur ve kaliteli yaşam için batıya kapağı atar.

Hiç biri bir İslam ülkesine gitmek istemez. Arabistan'a giden Mısır'da doğum yapan siyasetçi oğlu kızı yoktur galiba.

Biz deve gibi dikene alışmışız bir kere…

Ne söylesek ne yazsak boş.

Diken seven bir toplumda bol soslu hamaset yeter.

Doğan Ay