EY TÜRK UYAN
Uyku ölüm halinin şeklidir. Çok uyursan ölüden bir farkın olmaz.
Uyanmak zorundasın ey Türkçü arkadaş! Bu uykunun sonu pek hayra alamet değil. Yarınını düşünen seçimleri düşünür gelecek nesilleri düşünen ise idealleri öne çıkartır. İdealleri ölmüş, bir ruh halinde yaşamanın zul sayılacağı bir dönemden geçiyoruz.
Yaşadığımız bütün olumsuzluklardan kurtulmanın tek yolu TÜRKÇÜ düşüncedir.
Bugün Türk toplumunun önündeki en çetin engel Türk gibi görünüp Türk gibi düşünmeyen Türk gibi yaşamayan zihniyettir. Öncelikle bu çarpık düşünce tarzına son vermeliyiz.
Bu gün Türkiye'de Türklüğe açıktan düşmanlık yapılmaktadır. Söylemler ile eylemler farklı bir şekilde gelişmekte bir yandan milliyetçi söylemler kullanılırken diğer yandan Türklük ve Atatürk düşmanı zavallılar gün geçtikçe cesaretlenerek küfür ve hakarette sınır tanımaz duruma gelmiştir. Kürtçüler siyasi ümmetçiler içimize sinmiş arap hayranları Türk ve Türkçülük düşmanlığına hızla devam etmektedir.
Atsız Hocanın ifadesi ile
"Türkiye bir karnaval manzarası göstermektedir." Bu karnaval içinde ortak olan tek görüntü: Türklük düşmanlığıdır. Hal böyle iken Türkçüler Türk milliyetçileri ne yapmaktadır? Galiba üzerinde durulması gereken en önemli soru budur. Türkçülük kavgası verdiğini iddia edenler darmadağın bir durumdadır. Neredeyse adım başı bir grup olmasına rağmen bu dağınık durum GÜÇ merkezi olamamaktadır. Oysa Türkçülük hareketi bu ülkede mutlaka GÜÇ merkezi olmalıdır. Kurumsallaşmamış darmadağınık bir görüntü içinde olan Türkçülük hareketi bu haliyle yarın için umutlarımızı azaltmaktadır. Kaybolmaya yüz tutan ümitlerin yeniden yeşermesi için Türkçüler mutlaka bir araya gelerek mücadeleyi tek bir çatı altında yürütmelidir.
Bütün Türkçüler toplanıp Türkçü düşünceye hizmet etme yarışı içinde olmalıdır.
Türklüğe ait değerler mutlaka yayılmalı geniş kitlelere anlatılmalıdır.
Bütün bunlar yapılırken günümüzde yapılan basit çıkarcı particilik oyunlarından uzak durulmalıdır. (Çünkü siyasi partiler oy uğruna ortaya koyması gereken ideallerinden taviz verebilir. Oysa Türkçülük hareketinde oy toplamak uğruna davadan taviz vermek olmamalıdır.)
Türkiye'de TÜRKÇÜLER güçlü bir sivil toplum örgütü haline gelmedikten sonra yarınımız çok karanlık olacaktır.
İşte uyku halinden kurtulup hayata merhaba demenin önemi her geçen gün artmaktadır. Uyku yarım ölü haliyse Türkçüler kendilerini biran önce bu ölüm uydusundan kurtarmalıdır.
Yoksa Tanrı Türk'ü niye korusun?
Uyuyarak, Tanrı'dan Türk'ü korumasını beklemek betona atılan tohumdan hasat beklemekten farklı bir şey değildir.
Doğan Ay
Sayfamızda yayımlanan yazıları kaçırmamanız için yayınımıza abone olun.
Aboneliğinizi istediğiniz zaman sonlandırabilirsiniz.