HALİFENİN ŞANS OYUNU

Cumhuriyet'in ilanından sonra 710 sayılı Kanunla, 9 Ocak 1926 tarihinden itibaren karşılığı nakit olarak ödenmek üzere ve asıl amacı "Türk hava gücüne mali katkı toplamak" olan piyango tertip ve keşide etme hakkı tek elde toplanarak, "Türk Tayyare Cemiyeti"ne verilmiştir. Bu sebeple Millî Piyango İdaresi'nin kurulduğu 5 Temmuz 1939 yılına kadar yapılan bütün çekilişler "Teyyare Piyangosu" adıyla yapılmıştır.

Sadece her ayın 9-19-29'un da ve yılbaşında piyango çekilişi düzenleyen ve ayrıca çeşitli özel kurumların düzenlediği hediye çekilişlerini düzenleyip denetleyen bir kurum olan Millî Piyango İdaresi, 1988 yılında yürürlüğe giren 320 Sayılı KHK ile çalışma alanı genişletilerek piyango dışında hemen kazan(kazı-kazan) ve Sayısal Loto oyunları ile eşya piyangosu düzenleme yetkisi de verilmiştir. 

Hemen Kazan 1989 Temmuz'unda, Sayısal Loto ise 1996 Kasım'ında oynatılmaya başlanmıştır(Burada bir parantez açalım: 1988 yılında Başbakan, "dindar" Turgut Özal'dır, 1996 yılında ise Necmettin Erbakan. Erbakan, dindarlığının yanında aynı zamanda "mücahittir"; Batı kulübünün milletimize dayattığı kumar dahil bütün kötülüklere karşı mücadele etmektedir.)

2001 Haziran'ında başlayan Şans Topu ve 2002 Ağustos'unda On Numara adlı oyun hayatımıza girmiştir…

Atatürk devrinde Türk Hava gücüne mali katkı toplamak amacıyla her ay üç defa sadece piyango çekilişi yaptıran kurum, 2002 Kasım'ından beri aralıksız devam eden ve kumara karşı olan Müslüman iktidar döneminde çıkarılan Süper Loto oyunlarını da hayata geçirmiştir. Hatta Piyango başta olmak üzere şans oyunlarına, "Kumar" diyen, "Haram" diyen Timurtaş Hoca'nın oğlu, bu Müslüman iktidar tarafından  MPİ Genel Müdürü olarak atanmıştır…

Haramlığı helalliği bir yana ülke ekonomisi için böyle faydalı ve canlı para kaynağı olan bir kurum, atadan-dededen kalan malları satarak "itibar"a devam eden zihniyet tarafından yandaş bir iş adamına haraç mezat satıldı.

Öyle veya böyle, MPİ elde ettiği hâsılattan vergilerin dışında Savunma Sanayi Destekleme Fonu'ndan Kredi ve Yurtlar Kurumu'na,Tanıtma Fonu'ndan Çocuk Esirgeme Kurumu'na varıncaya kadar birçok kamu kurumuna her yıl artan miktarda kaynak aktarmıştır. Satış sözleşmesinde o kurumlara yine kaynak aktarma maddesi var mıdır? Sanmıyorum…

Bu arada kurumu satın alan yandaş iş adamı ve ortağı ya paranın tadını aldığından veya masrafları çıkaramadığından olmalı ki, eskiden haftada bir olan bu oyunlardan On Numara'yı her gün oynatmaya başladı. Süper Loto ve Sayısal Loto'yu da üç kereye çıkardı. Oyunlardaki şaibe iddiaları artarken, çekiliş sayılarının yanında kolon fiyatları da artıyor…

Milli Piyango'yu yazmaktan 17 Nisan 2004 yılında hayatımıza soktukları iddaa'ya gelemedik.

Dindarlığı kullanıp "içki, zina, kumar haramdır, şans oyunları da kumardır" diyerek başa gelenler, sırasıyla zinayı suç olmaktan çıkardılar, yine Müslümanlar için haram kılınmış olan domuzu, "kasaplık hayvan" sınıfına sokarak %99'u Müslüman(!) olan ülkemizde kesilip satılmasını suç olmaktan çıkardılar. Yetmemiş gibi her gün kumar oynatmaya başladılar…

Bunlar resmi olarak devlet eliyle oynatılanlar. Ya resmi olmayan bahisler, kumarlar!

Sahi bunlar bir ara, iktidara gediklerinde, "sadece iki çeşit olan rakıyı bile kırk çeşide çıkardık" diyerek övünmüşlerdi değil mi?

Birisi halife mi dedi?

Bu şartlar altında ya ayyaş olur ya kumarbaz…

Var mısınız iddaa'ya?

3 Ağustos 2020