KARARI MİLLETE BIRAKIN!

İki gündür güzel şeyler yaşıyoruz. Hani Anadolu'da "Malumun ilanı" derler ya, herkesin bildiği gerçek nihayet ilan edildi. 

Mansur Yavaş'ın adaylığının ciddi ciddi konuşulmaya başlanmasından söz ediyorum. 

Kimse "Siz Ülkücü camiada yetiştiniz Mansur Yavaş'ı o yüzden destekliyorsunuz." düşüncesine kapılmasın. Bu seçimin şakası yok. Bu seçimin adayını altı isim değil, millet belirlemeli. Milletin sol kesimde yetişmiş bir isim üzerinde birleştiğini görsem, bu yazıyı onun için de yazardım. 

Bir çok insan Ümit Özdağ'ın açıklamasını "Partisine puan kazandırmak için böyle bir çıkış yaptı." şeklinde yorumladı. İyi de bir genel başkanın partisine puan kazandırmaya çalışması çok mu abes bir durum? Aynı açıklamayı CHP veya İYİ Parti yapsaydı ve onlar puan kazansaydı. Engel olan mı vardı? Sonuçta milletin kararı belli. Şu ana kadar 180'e yakın anket yapılmış ve hepsinde birinci sırada Mansur bey var, üstelik büyük bir farkla. 

Tabi her zaman olduğu gibi, twitter başta olmak üzere bir çok sosyal medya platformunda çatlak sesler ortaya çıktı. Neymiş efendim, ülkeyi yönetmek belediye yönetmeye benzemezmiş! Allah aşkına, bir millet devletini yöneten insandan ne bekler. Ne bekleyecek, hukukun üstünlüğünü savunmasını bekler, fırsat eşitliğini sağlamasını bekler, dürüstlük bekler, liyakatli atamalar bekler, rüşvete, torpile ve her türlü yolsuzluğa karşı azimli bir mücadele bekler… O zaman problem ne? Mansur Yavaş'ta bunların hangisi eksik. Üstelik adam hukukçu. Mevzu Cumhurbaşkanlığı makamıysa mesleği direk artı bir puan.

Onların dışında siyasi matematikçilerimizde Mansur Yavaş'ın adaylığına karşı. Ben onlara "Matematikçiler" diyorum. Çünkü bu amcamlar her seçime matematik hesabıyla girer, ne yazık ki siyasi parti liderleri de bu tayfayı çoğu zaman dinler ve biz de her seçimde avcumuzu yalarız. Ne yapar bunlar? Bunlar hep hesap yapar. İşte CHP'nin oyu şu kadar, İYİ parti bu kadar, HDP yüzde on kadar, Deva, Geleceği, falan da yüzde 3'ten say, hepsini topla, hooop seçimi kazandık?

Kazanırsın! Bu kafayla seçimi kağıt üzerinde kesin kazanırsın! Ama sandığı bilemem!

Yok arkadaş, bu beyefendiler sanıyor ki, parti liderleri aşiret reisi, bizler de marabalarıyız, onlar ne derse onu yapıyoruz. 

Mesela ben son seçimde barajı geçsin diye İYİ Partiye oy verdim. Şimdi bu hesap kitap yapan arkadaşlar beni İYİ Partinin malı gibi görüyor. Hani bilyonsunuz bunlar altılı bir masa kurdular, hani o beyaz örtülü, konken masası gibi olan masadan bahsediyorum. O masada iki kişi benim gözüme çok batıyor. Hani biri geçen gün badem bıyığına bakmadan başında kalpakla geziyordu, hani diğeri de hala "Ergenekon'un haklı tarafları vardı" falan diyor. O ikisiyle biraz daha poz versinler, bakın bakalım ben bir daha İYİ Partiye oy veriyor muyum? İşte o zaman hesap kitap bozuluyor. Yahu Kırat'a bir sözün yok mu diyenler olabilir. Kardeşim ben oncağıza ne diyeyim? Adam yüzde sıfır, virgül sıfır sıfır bir oyuyla bir masa bulmuş, neredeyse mutluluktan uçacak. Kıyamıyorum ona. Düşünün, adamcağız Cemal Enginyurt partisine katıldığında "Kırat şahlanıyor" diye yayın yaptı! Yani adamcağızın durumu bu. Düşene vurmak olmaz bizde.

Tabi en büyük tepki, Merdan Yanardağ'dan ve onun Tele1'inden geldi. Efendim neymiş, HDP seçmeni Mansur Yavaş aday olursa oy vermezmiş! Yahu adam 180 ankette birinci sırada. O anketler de Kürt'ün oyu da var, Türk'ün oyu da var, Laz'ın, Çerkez'in oyu da var. Hala ne sayıklıyorsunuz. Gerçi onların derdi başka. Onların derdi, Mansur Yavaş'ın, zatı muhteremlerin uydurduğu sözde Atatürk'ün değil, fikriyle zikriyle gerçek Atatürk'ün peşinden gitmesi. Ne yani yoksa siz, Merdan Yanardağ, Emre Kongar gibileri Atatürkçü mü sanıyorsunuz? 

Umarım Kılıçdaroğlu ve Akşener, geçmişten ne olduğunu bildiğimiz o iki muhteremin sözüne bakmazlar. Umarım ilk önce onlarla beraber hazırladıkları o 48 sayfalık saçmalığı yırtarlar, daha sonra da milletin sesine kulak verirler. 

Elbette milletle inatlaşıp "Milletin istediği değil, biz altı genel başkanın dediği olacak, muhalefet aşiretinin reisleri bizleriz!" de diyebilirler. Bence o zaman seçimi kazanma şansları çok düşük. Yani toplumda yükselen Erdoğan antipatisinden dolayı küçük bir şansları olur. Ama kaybederlerseee!

Kaybederlerse bilsinler ki, bırakın parti genel başkanlığı koltuğunda oturmayı, sokağa bile çıkamazlar. Bunu böyle bilsinler.

Okan Kilit