Erenler rakısını açmış. Orası olmaz, burası tenha değil derken caminin duvarının dibine yerleşmiş. Bunu görenler ''Tuuu! utanmaz adam ...'' deyince seninki seslenmiş. ''Şu rakı bitsin; camiiye doğru tükürmek ne demek sana göstereceğim'' Milyonlar gölgenin yanlış yaptığını haykırıyor. O üzerine alınmadan o kurumsal kimliğe hakaret sayıyor. Hele şu seçim bitsin görelim diyeceği...
Malum Bekri Mustafa'yı duymuşsunuzdur. Bekri Mustafa''nın meşhur hikayelerini de okumuş veya dinlemişsinizdir. Gündem cuk diye oturur bazı hikayeler. İste o hikayelerden biri hikâye şöyle: Bekri Mustafa, yoksul bir mahallede "Küçük Ayasofya Camii"nin önünden geçmektedir... O sırada musallada bir tabut vardır, fakat namazı kıldıracak imam ortalarda yoktur. Cemaatin, beklemekten canı sıkıl...
Soru basit; İnandığını yaşamak mı ? Yaşadığına inanmak mı ? Normal şartlarda bir insan inandığı gibi yaşamayı kendine hayat felsefesi olarak belirler. Tüm yaşantısını inandığı bu değerlere göre tanzim eder ve bu değerler ölçüsünde yaşamını devam ettirir. Hayatın zorlukları yağmur gibi yağsada adamın üstüne,adam odur ki bu zorluklara göğüs gerer ve inandıklarından asla taviz vermez ise in...
"Bir Demet Tiyatro"daki Zabıta İrfan gibiler. Kimi zaman da Saldıray Abi. Üstelik ne İrfan gibi sevimli yalancılar ne de Saldıray Abi gibi açık sözlü... Yalan söyleme bilincinin doruklarında yaşıyorlar. Millet? Millet, tıpkı İrfan'ın yalan dolan peşinde olduğunu bilen mahalle sakinleri gibi iktidar gücüne boyun eğme zorunda hissediyor kendisini. Tıpkı Saldıray Abinin tatminini maksimize etme peşinde olduğunu bilen mahalle gibi bireysel kariyer yapacak kapasitede hissediyor kendisini. Oysa özgürlük tam da bu eşiğe eyvallah etmeden, o eşiği geçme iradesinde. Türk tarihi tam da hep bu kırılma noktalarında yeniden şekillenmiştir…
Ne kadar "tutunamayan" olsa da Mükremin, ne kadar "cahil" olsa da Tirbuşon delikanlılığı uçtu gitti toplumun hayatından. Artık herkes "pipo" entelliğinin zirvesinde, Suriyelilerin nargile hergeleliği sarmış olsa da her tarafımızı…
Ben yazıyorum eşim endişeleniyor Sabah sabah eşimin moralini bozdum. "Artık yazma; sıkıntılarımızın zaten hiç arkası kesilmiyor. Bak etrafına, herkesin keyfi yerinde. Bu insanlar için mi hem bizim, hem de kendi özgürlüğünü riske sokuyorsun"...Eşime "En son ne zaman tatile gittik; dört sene önce. Bütün hareket alanımız mahalle bakkalı ile evimiz arası değil mi. Oğlumuz 28 yaşında, ne feda...
Yeni Zelanda'daki terör saldırısı, gerçeği en çıplak ve soğuk hâliyle bize göstermiştir. Buna göre; 1. Dünyâda barış, kardeşlik, silâhsızlanma gibi kavramlar, sâdece zayıfları uyutmak için kullanılan kavramlardır. En kötü, en tehlikeli kişiler ve güçler, sürekli olarak silâhlanmaya devâm ediyor. Dünyânın genelinde suç işlemeye meyilli kişiler için silâha ulaşmak oldukça kolaydır. Üstelik...
Cami tarayan delinin benzerlerinden Bulgar sınırını geçer geçmez tüm Slav memleketlerinde zibilyon tane var, ormanlarda rambo gibi kütük kaldırıp indiriyorlar. Motorsiklet grupları vs şeklinde paramiliter gruplar oluşturuyorlar, Rusya bunları tüm doğu Avrupa'da etkin kullanır. Slav ırkçısı bu marjinal tipler Rusya'nın güdümünde Kırım işgali sırasında da sokaklardaydılar. Bunlar aynı...
Beş harfliler dikkat Ne şimdi bu? Duydum ki herkes nüfus müdürlüklerinin kapısında uzun kuyruklar oluşturmuş. Varlık kuyruğu desem değil. Hıyar kuyruğu da değil. Garip. Durup dururken insanlar niye nüfus müdürlüklerinin önünde kuyruk oluşturur ki?Sonradan aklıma geldi. Bu beş harfliler tehlikenin farkına varmış beka için isim değiştirmeye koşmuşlar. Eee...
Milliyetçilik en basit tabiriyle milleti sevmek demektir. Milliyetçilik milleti sevmek ise Türk Milliyetçiside Türk Milletini sevene denir o halde. Peki her seviyorum diyen seviyor mudur acaba? Ya da sadece seviyorum demekle hiç icraata dökmeden söylemle olur mu? Hani büyük Türk edebiyatçısı Cengiz Aytmatov ölümsüz eserinde ne diyordu "sevgi emektir". Bizimde anahtar kelimemiz emek olaca...