BİZ TÜRKLER

Türk Milleti tarihin her çağında hem doğa ile hemde diğer milletlerle büyük mücadeleler vermek zorunda kalmıştır.

Türk Milleti doğa ve diğer milletlerle olan savaşında her zaman galip gelmemiştir elbette.

Doğa ile kuraklık nedeniyle olan savaşını kaybettiğinde büyük otlakları yok olmuş perişan bir vaziyette anayurdunu terk etmek zorunda kalmıştır. Göç Destanında bunun ipuçlarını bulabiliriz.

Diğer milletler ile olan savaşlarında öyle mağlubiyetler almıştır ki neredeyse yok olma derecesine gelmiştir. Ki bu acıların sonunda Türeyiş ve Ergenekon adlı iki büyük destana sahip olmuştur.

Türk Milleti ömrünün büyük bir bölümünü İslam öncesinde dünyaya hükmetme, İslamiyeti kabulünden sonra ise fetih hareketleri yada her iki dönemdede düşman saldırılarına karşı savunma savaşları şeklinde geçmiştir.

Bu konuda Atsız Ata yani Hüseyin Nihal Atsız hocanın " Türk Milleti her 10 yılda ya bir savaş yada büyük bir felaket yaşamazsa kendine gelemez" diye bir tezi de vardır.

Şimdi şöyle bir soru sorabiliriz. Bu kadar zor süreçleri yaşayan bir millet nasıl olurda ayakta kalır üstünede dünyaya hükmedecek hale gelir?

Normalde yaşanılan zorluklar,çekilen sıkıntılar insanları katılaştırır duygularını köreltir. Fakat bizim insanımızda bunun tam tersi olmuştur. Merhamet duygularını yükseltmiş mazlumun yanında olma isteğini arttırmıştır. Yardımlaşma ve dayanışma hisleri üst seviyeye çıkmıştır.

Çokça anlatılır Anadolu Selçukluları ile Moğolların savaşına denk gelen Ertuğrul Gazi üstün durumdaki savaşı kazanacak gibi duran Moğolları değilde mağlup olacağı kesin olan Selçukluları seçip onlara yardıma koşmuş mazlumların galip gelmesine vesile olmuştur.

Çanakkale Savaşının en şiddetli zamanlarında yaralı düşman askerini sırtlayıp onların siperlerine götürecek kadarda merhametle dolup taşmıştır.

Lafın özü Türk Milleti mertliği,merhameti,yardımseverliği ile bu güne kadar ayakta durabilmiştir.

Şu yaşadığımız zaman diliminde bile hangi komşusu bir felaket yaşasa ilk önce Türk Milleti yardımlarına koşmuştur. Bize ezeli ve ebedi düşman olarak Ermenilere ve Yunanlılara bile yaşadıkları deprem felaketinde yardım etmekten çekinmemişizdir.

Kara kıta Afrika yokluk ve yoksulluk içinde kıvranırken onları sömüren batılılar değil Türkler yardıma koşmuştur.

Saddam Irakta peşmergeye zulmetmiş hemen Türkiye kapılarını açmış yüzbinlerce peşmergeyi korumaya almıştır.

Zalim Esad Suriyede vatandaşlarına eziyet etmiş hemen Türkiye kapılarını açmış milyonlarca Suriyeliye sahip çıkmıştır.

Tarihin her döneminde merhamet, mertlik ve yardımseverliği ile tanınmış atalarının yolundan gitmek her Türkün görevidir.

TANRI TÜRKÜ KORUSUN ve YÜCELTSİN

Mehmet Kara
Demirdağın Kurtları EKDD Genel Başkanı