BİR YENİ YIL YAZISI

​Durun!

Öyle mesnetsiz ve saçma bir "Müslüman Noel kutlamaz ulen!" garabetine girmeyeceğim…

Çünkü kişinin tartıştığı şeyi birazcık bilmesi lazım...

***

Ömrüm boyunca Noel kutlayan veya birbirlerine "Hadi gel Noel kutlayalım" diyen Müslüman görmedim. Çünkü en sıradan Müslüman bile, Noel'in kendi inancıyla ilgisi olmadığını bilir. Yine, "Hadi bu gece Noel şerefine içip içip kusalım, ortalığa sıçalım" diyen Hıristiyan'a da rastlamadım. Çünkü Noel onların dini bayramı ve kendilerince ibadet ediyorlar...

***

Noel yani Hıristiyan âleminin dini günü; dünya genelinde 25 Aralık olarak kabul edilmekle birlikte, Mısır Kıpti Ortodoks Kilisesi ve Ermeniler 6 Ocak'ta kutlarken Habeş ve Rus Ortodoks Kiliseleri ise 7 Ocak tarihini Noel Bayramı olarak kabul eder.

Çünkü Doğu Ortodoks Kiliselerine göre 25 Aralık bir pagan geleneği günü olup gerçek Hıristiyanlıkla hiç ilgisi yoktur…

Yani Hıristiyanların da aynı Müslümanlar gibi dini günleri konusunda kafası oldukça karışık...

O yüzden adamların Noel bayramları bile farklı farklı zamanlarda…

***

Gelelim bizim bir takım Müslüman(!) ahalinin bilir bilmez her sene tartıştığı geceye, yani yılbaşı gecesine…

Adı üzerinde,"Yılbaşı"...

Yılbaşı, 31 Aralık tarihini 1 Ocak'a bağlayan gece olup sadece Miladi takvim yılının değiştiğini gösteren, başka hiçbir özelliği olmayan her hangi bir gecedir. Bu gece içki içenlerin(Hıristiyanlar dâhil) Noel kutlamak gibi bir amaçları yoktur. Çünkü Batı Kiliseleri inançları gereği 25 Aralık'ta çoktan kutlayıp bitirdi, Doğu Ortodoks Kiliseleri ise henüz 6-7 Ocak'ı bekliyor…

***

Haliyle 31 Aralık gecesi, ortada Noel diye bir şey yoktur güzel kardeşim. İnsanlar, yeni bir yıla daha eriştik diye kendilerince eğlenirler o kadar…

Aslında, "Ulan bir yaş daha ihtiyarladık, pamuğa bir adım daha yaklaştık" diye üzülmesi, hatalarını, yanlışlarını düzeltip kalan ömrünü daha iyi bir insan olmak için çabalaması lazım fakat insanoğlu, Neyzen Tevfik'in söylediği gibi gerçekten bir garip. Yaşlanıp buruştuğuna, ölüme yaklaştığına aldırmaz fakat, "bir ayağın çukurda!" dersin kızar(sözün aslı başka da buraya yazmaya edebim razı gelmedi).

İşte bu 31 Aralık gecesini 1 Ocak'a bağlayan zaman diliminde eğlenmeyi, mutlu olmayı alkollü içki eşliğinde yapanlar eğer Müslüman ise İslam inancına göre günaha girerler. Ama 28 Aralık gecesi içmiş olsalardı ne kadar günah alacaklarsa 31 Aralık gecesi de aynen o kadar alırlar. Yılbaşı hatırına farklı tarife uygulanıp indirim veya bindirim yapılmaz…

İlahi hukukta, gece yarısı zam dayayan hükümet uyanıklığı ve taksici esnafı tarifesi geçmez...

***

Kısacası Müslüman, Hıristiyan, Yahudi veya inançsız olsun hiç kimse 31 Aralık gecesi Noel kutlamış olmak için içip içip ortalığa kusmaz. Sarhoştum hatırlamıyorum ayağına rezalet çıkarmaz, ortamdaki kadınlara sarkmaz. Çünkü bunlar çirkindir ve hiç bir çirkinliğin hiç bir dinle ilgisi yoktur. Bu tamamen o kişilerin aile terbiyesi görmemiş olmasından kaynaklı karaktersizliği ve edepsizliğidir…

***

Hâl böyleyken bana ne kardeşim; içenin içkisinden, ibadet edenin seccadesinden...

İster benim gibi dünden farklı olmayan ve yarından farklı olmayacak sıradan bir gün olarak yaşayın, ister sabaha kadar zikir çekin, isterseniz de içebildiğiniz kadar için. Yeter ki çevreyi rahatsız etmeyin ve edepsizlik yapmayın…

Ben kişileri aramızdaki beşeri hukukumuza bakıp ahlakıyla, çevremize, ülkemize ve insanlığa olan katkısıyla değerlendiririm.

Gerisi Tanrı'nın işi olup müdahale etmek haddim ve hakkım değildir. O'nun öbür dünya için vaat ettiklerine dayanmayı maçası yiyenler, günah işleme özgürlüğünü tepe tepe ama çevredeki insanlara zarar vermeden kullanabilirler…

***

Özetle, benim için Ahlâk ve edep her zaman dinden önce gelir…

Çünkü dindar bir kişi olarak üzülerek ifade edeyim: Maalesef öyle dindar(!) Müslümanlık taslayan adamlar tanıyorum ki; sözüne ve işine güvenilmez. Arkanı dönmeye gelmez…

Yine o kadar dine mesafeli insanlar tanıyorum ki; ahlak abidesi, on numara karakter sahibi…

Doğal olarak parolam: "Lekum dînukum ve liye dîn(Kafirun 6)…

***

Bu arada hatırlatayım, 1 Ocak'ın Mekke'nin fethiyle de bir ilgisi yoktur. Din adına dine ve tarihe yalan katarak mabadından element uyduranlara itibar etmeyin…

Ve unutmayın, yalanla iman bir arada durmaz...

***

Bu vesile ile herkesin yeni "Miladi takvim" yılını kutlar; sağlık, sıhhat, mutluluk ve aydınlık yarınlar dilerim…

Yahya Hoçur
29.12.2017