BİR BELGESEL... JOHN COLTRANE
"Müzisyen olmak gerçekten önemlidir. Çok çok derinlere gider. Müziğim ne olduğumun ruhani bir ifadesidir. inancımın, bilgimin benliğimin... Kötü güçler olduğunun farkındayım. Başkalarına acılar getiren, dünyaya sefalet getiren güçler olduğunun farkındayım. Ama ben karşıt güç olmak istiyorum. Tamamen iyilik dolu bir güç olmak istiyorum"
Eğer jazz ilginizi şimdiye kadar çekmemişse ya da hafiften bir kulak aşinalığınız varsa Bu belgesel'i İnternet üzerinden bulum izleyebilirsiniz.
JOHN COLTRANE'i ilk dinlediğimde (ki o zamanlar jazz merakım yoktu, klasik müzik severdim ) 18-19 yaşlarında falandım. "Bu nasıl bir müzik", "Bu ne yahu" dediğimi çok iyi anımsıyorum.
A Love Supreme albümüydü ve o albüm benim hayatımı çok ama çok etkilemişti. Bugün, yaşlandım. öte tarafa gitmem yaklaştı ama, bu albümü arada sırada dinlediğimde ilk dinlediğim kadar şaşırtıcı , sarsıcı gelir.
Bir üst taraftan, fizik ötesinden, bir ilahtan artık ne derseniz , bir vahiy aldığını söyleyen insanlar benim için yalancıdır ve yüksek egonun bir yansımasıdır. Ancak fizik-ötesi bir "ilham mümkün müdür" derseniz "olabilir" derim. John Coltrane'i bir gerçek Ruhani, Bir Ulvi varlık gibi düşlerim. Bu albümün de fizik-ötesi ilhamın yansıması görürüm.
John Coltrane her ne kadar Metodist bir ailede doğmuşsa da , hiç bir zaman Hristiyan olduğunu söylemedi, bir Müslüman da olmadı. Hepsini araştırdı, tüm kutsal metinleri okudu inceledi. Kesinlikle çok iyi bir "Tanrı inançlıydı" hatta gerçek bir "Tanrı aşığı" idi. A Love Supreme albümü de Tanrıya olan aşkının bir ifadesidir.
(Bugünün moda deyimi ile "Deist", "mistik deist" olarak nitelendirilebilinir belki, ancak ben bir şey söyleyemem)
Hayatında özellikle bir dönemi enteresandır. Eroin müptelası olmuştur. Bu yüzden en iyi gruplardan kovulmuştur. Ancak bir gün kendisini eve kapatır. Hiç bir tıbbi destek almadan kendi başına bu uyuşturucu belasından iradesinin gücüyle kurtulur. Onu kurtaran da inancıydı şüphesiz, çünkü güçlü irade güçlü inançla mümkündür.
Daha sonra da zaten kendi sesini, kendi dünyasını, kendi müziğini buldu yarattı ve eminim 500 yıl geçse de onun albümleri mutlaka dinleyicisini, hayranlarını bulacaktır. Ben de de dijital olarak tüm albümleri vardır, telefonuma da kayıtlıdır. Yollarda dolaşırken bana çok eşlik etmiştir.
Bu belgeseli kaçıncı izleyişim anımsamıyorum ama az önce bir kere daha izledim.
Belgesel 2017 yapımı olup, John Coltrane'in müziğini nasıl şekillendirdiğini, röportajlarla, onun yakından tanıyanlarla, arşiv görüntüleri çok iyi hazırlanmış.. Tanıdık kimler mi var ?
Denzel Washington, Common, Bill Clinton (evet başkan olan), Carlos Santana, John Densmore, Sony Rolins, John Coltrane'in çocukları vs vs vs.
Sözlerimi, belgeselden Carlos Santana bir cümlesi ile bitireyim
"Bazı insanlar caz çalar, bazıları reggae, bazıları da blues... O hayatı çalardı"
Sayfamızda yayımlanan yazıları kaçırmamanız için yayınımıza abone olun.
Aboneliğinizi istediğiniz zaman sonlandırabilirsiniz.