Sözüm bir yerlere çarpıp geri dönecek yine. Toprağa, suya, dağa, taşa ve deli deli esen rüzgârlara. Hızlandıkça yamaçlarda katılaşan, âdeta duvardan setlere dönüşen rüzgârlara... Önce bir şeyler akacak tepemden topuğuma, tane tane, çiy gibi... Metalden yağmurlar yağacak saçlarıma. Sonra o yağmurlar ter misali boncuk boncuk akıp gidecek benden. Üzerimde hiçbir şey kalmayacak tenimdeki ger...
İlkokul çağlarımda, Dede Korkut hikayelerini fısıldadı kulağıma babam... Uyumaya hazırlanırken bunların masallaştırılmış halini dinlerken teypten, kapanıverdi göz kapaklarım... Atsız Ata'nın '' Deli Kurd'u, Bozkurtlar'ı ''süsledi sonrasında hayallerimi... Keşke o çağlarda doğsaydım, dedim anneme isyanla karışık... Yamtarlar, Sancarlar, Kürşatlar derken, Ötüken ve Altaylar özlemi ye...
“Doğa” yani tabiat ana dediğimiz tüm canlıların yaşam kaynağı, üzerinde yaşayanlar ve onu kullananlar için lutüfkar olduğu kadar zalimdir de. O,nimetlerini kullananların değil kendi kanunlarına uyar ve uygular. Onu zorladığınız zaman adına “doğanın kanunu” dediğimiz gücünü kullanır.Soğuğu dondurur, sıcağı yakar, fırtınası devirir, yağmuru sel, toprağı heyelan, suları...
Artık dur insanoğlu, doğanın hakimi olmadığını ona hükmedemeyeceğini, onu yönetemeyeceğini, anla artık. Doymak bilmez hırsın ve aç gözlülüğünle onu istediğin gibi şekillendirmeye çalışıp onunla savaşmaktan vazgeç. Vaz geç artık, ormanları kesipmaden ocakları açmaktan, orman içlerine oteller, siteler, termik santraller yapmaktan, yeni alanlar açmak için ormanları ateşe vermekten, Börtü bö...
Şükrü Erbaş "Canı Cehenneme" şiirini sanki bugünler için yazmış. "Canı cehenneme rahat uyuyanınKapısını örtenin perdesini çekeninYüreği yalnız kendiyle dolu olanınDuvarları ancak çarpınca göreninCanı cehenneme başkasının yangınıylaEvini ısıtıp yemeğini pişirenin." … Yıllar önceydi, bir veya ikinci sınıf öğrencilerim bir müzik dersinden sınıfımıza geldiler. Hepsinin suratından düşen bin p...
Doğayı, ağaçları, hayvanları ve bütünü sevmek ne güzeldir değil mi? Hele ki kadim Türk Milleti'nin anlatı ve yaşantısında doğanın yeri ne büyük ve görkemlidir.Ahenk içerisinde olduğu düşünülen belki de pek ahenk içinde olmayan ancak yine de belirli bir akışa sahip doğanın özünü izlemek ne güzeldir Fakat size acı bir gerçekten bahsetmeliyim ki insandan önce dünya vardı...İnsandan sonra ol...
Telif Hakkı
© Emrah Birgül @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.
Tüketme var olan şeyin bitirilmeye çalışılması demektir. Ekmek tüketmekten kendinizi tüketmeye kadar geniş mana ve çerçevede kullanılan bir kelime. Eski kültürlerde üretmeden tüketme "şeytan işi " görülürdü. Müsrif olmaya insanı iten muazzam bir güç.Peki ya bu şeytan işi ne oldu da bugünün kalite malzemesi olarak kullanılıyor? Yani hakikaten tüketmeden yaşayamaz mıyız? Kaynakları sömüren...
KASIM SICAĞI "Yine aylardan kasım, sanki sende kaldı bir yarım, Her nefesim her anım, sanadır canım." … Güzel şarkıdır. Geçen hafta Eymir Gölü'ne gezi yapmıştık öğrencilerimizle. İçimden hep bu şarkıyı söylemiştim, gölün etrafında yürürken. Ankara'da yaşayanlar bilirler. Çok keyiflidir Eymir'in etrafında yürümek. Şehrin gürültüsünden uzak, sessiz, sakin…Çok ender motorlu taşıt girer içe...
Adem'den bu deme neslim getirdiBana türlü türlü meyva yetirdiHer gün beni tepesinde götürdüBenim sadık yarim kara topraktır.. Aşık Veysel Çocukluk hatıralarımdandır. Nadir güzellikte bir yaz günü; yamacın tepelerinde dedem evi, annemler fındık harmanına küfe küfe fındık taşıyor. Biz çocuklar harman kenarında oynuyoruz. Karşıdaki Ege köyünde bir dan dan serisi gürültünün ardından bağrış ç...
Telif Hakkı
© Emrah Birgül @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.