Sıkıldım...
sıkıldım tekrar tekrar aynı şeyleri söylemekten
şiirlerimde tekrara düşmekten sıkıldım
çocukların bir kere de anladığı
koca koca adamların bir türlü anlayamadığı
mısralarımdan sıkıldım
kavgasız, dövüşsüz bir vatan düşlerken
hainlikle suçlanmaktan
vuruşmayalım derken
kendimi kavganın tam ortasında bulmaktan sıkıldım
omzuma düşen tabutların
ruhumu kamburlaştırmasından
içten içe yıkılmaktan
taşıyamamaktan
sıkıldım
ağıt yüklü türküler ufkumu kararttığında
Ali Tatar'ın beynimde patlayan kurşunundan
Pir Sultan'ın duruşuna sığınmaktan
Hızır Paşaların insafsızlığından
insanı yaşatmayan devletten sıkıldım
"Düzene uy" nasihatlerinden
Çanakkale'de, Dumlupınar'da
düzene başkaldıranları bir daha, bir daha yazmaktan
hakkı, hukuku unutmuş toplumun
bencillik girdabında boğulmuş öyküsüne
suni teneffüs yapmaktan sıkıldım.
sıkıldım susmayan canların yorgunluğundan
halk için çırpınanların
halkın tokadıyla devrilmesinden
baskılardan, tehditlerden
annemin "Başına iş alacaksın!" tedirginliğinden sıkıldım
gözlerimin uzaklara dalıp gitmesinden
yerli yersiz boşluğa savrulan ellerimden
nefes alıpta…
nefes alıpta yaşayamamaktan sıkıldım
Okan Kilit
Sayfamızda yayımlanan yazıları kaçırmamanız için yayınımıza abone olun.
Aboneliğinizi istediğiniz zaman sonlandırabilirsiniz.