Türkçülüğe Yapılan Hakarete Sesin Gür Çıksın Bahçeli

Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkçülüğün bölücülük olduğunu söylemesinden sonra ne tepki vereceğini en çok merak ettiğim kişilerden biri MHP genel başkanı Sayın Devlet Bahçeli'ydi. Her ne kadar son 1,5 yıldır muhalefetliği bırakıp iktidar destekçisi olmuş ve referandumda evet demiş olsa da, bir Milliyetçi parti genel başkanı olduğu için Türk Milliyetçiliğine yapılan hakaret karşısında sessiz kalacak mı diye merak ettim.

Sayın Bahçeli, Türk Milliyetçiliğinin ağır bir şekilde aşağılanmasına sessiz kalmadı ama öyle bir konuştu ki keşke hiç konuşmasaydı dedirtti.

Sayın Bahçeli'ye göre Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan Kürtçülüğün daha net anlaşılması için Türkçülüğü örnek vermiş ama yaptığı davranış çok yanlışmış.

Devlet beyin sözlerine halk dilinde bu ne perhiz bu ne lahana turşusu denir.

Hem Kürtçülüğün net anlaşılması için örnek verdi diyerek Sayın Cumhurbaşkanı'nın hakaretine ucundan da olsa bir dayanak bulup hem yanlış bir davranış demek çelişkidir. Dürüst bir açıklama değildir.

Sayın Devlet bey'e şu soruyu sormak isterim.

Kürtçülük, Türk milletinin bilmediği, net anlaşılması için açıklanması gereken gizli bir şey midir?

Milletimiz 30 yıldan fazladır on binlerce vatan evladını terör yüzünden şehit vererek Kürtçülüğün nasıl bir bela, nasıl bir bölücülük olduğunu yaşayarak öğrenmiştir.

Türk Milleti Kürtçülüğün ne olduğunu her gün yaşıyor Devlet Bey… Türkiye Cumhuriyeti'nden vekil maaşı alanların mecliste nasıl Kürtçülük yaptığını görüyoruz.

Milletçe Kürtçülüğün ne olduğunu her gün yaşarken Sayın Cumhurbaşkanı bize neyi net anlatacak söyler misiniz?

Biz Kürtçülüğün bölücülük olduğunu bilmiyor muyuz? Sayın Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olarak sadece ''Kürtçülük bölücülüktür'' deseydi doğru ve güzel olmaz mıydı?

Bir Cumhurbaşkanına yakışan hiçbir şart koşmadan, sağa sola sapmadan Kürtçülüğü direkt hedef alması değil midir?

İkincisi bir konuyu net anlatmak için o konuyla alakalı ve denk örnekler verilir Devlet Bey…

Mesela diktatörlüğün ne olduğu anlatılırken bir demokrat siyasetçi örnek verilmez. Hitler, Stalin, Mussolini örnek verilir. Çünkü bu isimlerin hepsi diktatördür ve birbirine denk olduğu için aynı cümlede kullanılabilir.

Siz bu açıklamanızla hem Kürtçülüğü ve Türkçülüğün birer Milliyetçi ideoloji olduğunu söyleyerek Kürtçülüğü meşrulaştırdınız. Hem de Kürtçülüğün Türkçülükle beraber lanetlenmesine daha net açıklama için söylenmiş bir söz diyerek Türkçülüğe hakarete göz yumdunuz.

Kısacası diyorsunuz ki Sayın Cumhurbaşkanı Kürtçülüğü tek başına lanetleyemedi. Yanına Türkçülüğü de koyarak Milliyetçiliğe toptan karşı olduğunu ifade etmek istedi. Türk Milliyetçisi gibi gözükmek istemedi.

Aylardır ''Biz AKP ye yanaşmadık, Erdoğan Milliyetçi çizgiye geldi'' diyen siz değil miydiniz?

Milliyetçilik çizgisine gelen biri Türkçülüğe bölücülük der mi? Türkçülük ve Kürtçülüğü aynı cümlede kullanır mı? ASLA

Daha önemlisi isminde bile Milliyetçi kelimesi geçen bir siyasi partinin genel başkanı olarak Türkçülüğe yapılan bu ağır hakaret karşısında bu kadar yumuşak tepki vermeniz kabul edilemez. Bir Türk Milliyetçisi böyle bir hakareti ''Kürtçülüğü net açıklamak için söyledi'' diyerek geçiştirmez

Eğer Türkçülük bölücülüktür diyen Sayın Cumhurbaşkanı değil de Sayın Kılıçdaroğlu olsaydı yine aynı tepkiyi verir miydiniz? Kesinlikle HAYIR

Sayın Kılıçdaroğlu'na en ağır hakaretlerle karşılık vereceğinize adım gibi eminim. Sayın Kılıçdaroğlu'nun ne hainliğini bırakırdınız ne terbiyesizliğini… Ağzınıza geleni söylerdiniz ama Sayın Cumhurbaşkanı söyleyince aynı tepki yok.

Bu çifte standardın nedenini Türk milletine açıklamak zorundasınız. Bunun nedeni körü körüne sol düşmanlığı mı? Yoksa bilmediğimiz başka bir neden mi var?

Her ne olursa olsun bir Milliyetçi, Türkçülüğüne hakaret eden kim olursa olsun aynı tepkiyi vermek zorundadır. Hele ki Milliyetçi bir partinin genel başkanıysa en yüksek sesle Türk Milliyetçiliğini Türk düşmanlarına karşı savunmalıdır. Savunamıyorsa o kişinin liderliği de Milliyetçiliği de tartışılır.