Ahlak gerekir mi?

Şahsî çıkar yerine ahlâkı, güven ve saygıyı tercih etmek, uzun vadede toplumları kalkındırıyor. Ancak bu bağlantıyı tek insanın öngörebilmesi mümkün değil.

Uzun vadede cemiyet kazanacak diye kısa vadede kişisel çıkarı ertelemek kendiliğinden gelişecek bir davranış mı?

Bir zamanların popüler kitabı "Duygusal Zekâ"da Daniel Goleman, kişisel hazzın ertelenmesini anlatır. Dört yaşında çocuklar birer birer deney odasına alınmakta, her birinin önüne bir şekerleme (marshmallow) bırakılmakta ve psikolog, "Ben dönene kadar bunu yemezsen sana daha bir avuç veriririm" deyip odayı terketmekte. Bazı çocuklar psikolog çıkar çıkmaz şekerlemeyi mideye indiriyor. Bir kısmı ise büyük eziyet çekse de ilerde gelecek bir avuç şeker için sabrediyor. Sabra yardımcı olacak davranışları gözlenmiş: Şekere değil de tavana, duvarlara bakmak. Kalkıp stres atmak için tepinmek. Deneye katılan çocuklar 14 yıl sonra bulunup incelenmiş. Hazzı erteleyenlerin tahsilde hayatında, hemen yiyenlere kıyasla fark attığı görülmüş.

Devamını Oku

TAMAMEN DUYGUSAL

Canlı bombalar hakkında hep işimize gelmeyen olanları konuştuk. 

Ideolijilerinin ya da inançlarının gereğini yaptıklarını değil, ilaçlarla bu hale getirildiklerini falan filan.

Üstelik bunu yaptıkları için hiç bir yerde mal mülk edindiklerini de duymadık. Duyduk mu? 

Onları terörist olarak gördük de yine inançları ve ideolojileri gereği koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile pazarlığa oturacak kadar büyüdüklerini/büyütüldüklerini görmezden geldik.

15 Temmuz darbe girişiminde bir emirle öldük/ öldürdük.

Hatta işi bir tık daha ileri götürüp kafa bile kestik (iddia olduğu sönleniyor). Karşılığında TEM 'de yaralanan şehit olan askerden/polisden daha fazla tazminat daha fazla maaş aldık. Almadık mı?

Devamını Oku

MİLLET VE BAĞLARI

Her ne kadar Türkiye'nin içinde bulunduğu durumun farkında olmayan ve ciddi ciddi dünyanın bize gıpta ile baktığına inanan hafife alınmayacak bir kesim varsa da, ben düşünen, sorgulayan Türk insanının, vatanımızın ne kadar kırılgan bir durumda olduğunun farkında olduğunu düşünüyorum. En azından buna inanmak istiyorum. Hayır, bu yazıda hangi partinin siyasi ne ‚hata' yaptığını düşündüğümü...

Devamını Oku

DÜN VE BUGÜN PERSPEKTİFİNDE BAŞKANLIK

​Dün ne idik? Bugün ne olduk? ​DÜN Sınırlı kaynaklarımız vardı, üzerimizde böyük devletlerin böyük oyunları vardı, yorgunduk, bitkindik, ekonomimiz bitikti, içimizde hainler vardı...v.s  Fakat bizim canımız yanıyorsa yakanın ve yakana yardım edenin canı ve malı da yanıyordu...  Böyük devletler üzerimizde böyük oyunlar oynuyordu fakat çapulcular bize kafa turamıyor, muhattapımız...

Devamını Oku

EŞEKLER VE KRALLARI!...

Bu gün bir hikaye okudum;  Efendim, bir ormanda eşek ile tilki kavga ediyorlarmış. Kavganın sebebi ise çimenin rengiymiş. Eşek çimenin renginin kırmızı, tilki ise yeşil olduğunu iddia ediyormuş.  Kavga büyümüş, ve eşek ile tilki bu sefer ağız dalaşını aşıp birbirlerine saldırmaya başlamışlar. Ciddi şekilde birbirlerini yaralamışlar, ama daha kötü şeyler olmadan diğer hayvanlar ...

Devamını Oku

OKUMAK

BİR YILDA KİŞİ BAŞINA OKUMA SAYILARI: Bir Japon bir yılda ortalama 25 kitap okuyorBir İsviçreli bir yılda ortalama 10 kitap okuyor.Bir Fransız bir yılda ortalama 7 kitap okuyor Türkiye'de 6 kişiye yılda 1 bir kitap düşüyor. Durumumuz bu. Okumayan bir toplumuz. Okuyanın öcü olduğu bir toplum. Okumazsanız nasıl sağlıklı düşünce üretecek nesiller yetiştireceğiz? Sağlıklı düşünmeyen bir...

Devamını Oku

KÜRT SİYASİ HAREKETİ ÜZERİNE

KÜRT SİYASİ HAREKETİ ÜZERİNE

Artık Pkk her yerde. Okullarda, mecliste, bürokraside hayatının geneline yayılmış örgütlü olarak varlığını sürdürüyor. Otuz yılı aşkın süredir yaptığı eylemler göz önüne alındığında bugün örgüt kendini aşmış ve en müreffeh zamanını yaşıyor. Her ülkede her devirde isyanlar olmuştur. Merkezi yönetimler isyanları genelde güç ile bastırıp ardından yeni isyanlar gelmemesi için isyancı düşünüş...

Devamını Oku

SEN DEĞİL MİSİN?!?...

Aslında bir şey yazmak, bir şey söylemek istemiyorum. Çünkü her şey manasını kaybetti.  Zaten söylemediğim söz, haykırmadığım feryat kalmadı. Hepsini duymazdan gelen, sen değil misin?  Ben ne söylersem söyliyeyim, hep bir bahanen oldu. Saklanacak, kendini avutacak, kandıracak, işine gelince arkasına kaçacak, işine gelince yüzüme çarpacak bir kapın oldu.  Ve şimdi de a...

Devamını Oku

ÇOKKÜLTÜRLÜLÜK: AZINLIKLARIN BAŞ BELASI VEYA AÇILAN VE DARALAN MİLLİYETÇİLİKLER ÜZERİNE DERKENAR

Avrupada modası geçmekte olup, ülkemizde sıcaklığını koruyan konulardan biri de çokkültürlülüktür. Çokkültürlü sosyal yapılanmalar özellikle sömürge ülkesinden 'anavatana' yerleşmiş yabancılarla, işçi göçü sebebiyle yerleşmiş yabancılara tanık olduktan sonra uygulanmaya başlanmış, liberal ve sol çevrelerde oldukça desteklenmiştir. Kabaca çokkültürlülüğü tarif etmek gerekirse, çokkültürlülük herhangi bir içtimai topluluk içerisinde farklı kültürlerin yanyana yaşatılıp devam ettirilmesi, bunlara devlet eliyle izin verilmesi, bu kültürlerin de oldukça yüzeysel prensiplerle birbirine bağlanarak bir liberal kültür oluşturulmasıdır. Burada ülkedeki mevcut egemen kültürün diğer azınlık kültürlerlerine egemenlik gütmediğini, bunun ancak genel prensipler üzerinde uygulandığının altını çizmek gerekiyor.

Devamını Oku

 Galeri

 Blog Takvimi

Lütfen takvim görünümü hazırlanırken bekleyin