UKRAYNA KRİZİ
Gezegenimizde yaşayan herkesin malumu olduğu üzere, bugün Putin bir halka sesleniş konuşması yaptı ve "Donbas tarihsel olarak Rusya'nın bir parçasıdır." dedi ve dünyaya Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyetleri'ni tanıma kararını onayladığını duyurdu.
Putin'in imzaladığı kararnamede, "Luhansk Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı'nın Rusya Federasyonu Savunma Bakanlığı'na ilettiği talep üzerine Rus Silahlı Kuvvetleri, Luhansk Cumhuriyeti topraklarında barışı koruma misyonları icra edecek" cümlesiyle de Rus silahlı kuvvetlerinin fiilen doğu Ukrayna'ya gireceğini açıklamış oldu.
Büyük güçlerin Reel politik kuramına göre hareket ettiğini bilen benim gibi kişiler için Doğu Ukrayna'nın bu şekilde Rus hegemonyasına girmesi muhtemel iki senaryodan birisiydi ve gerçekleşti.
Türkiye televizyonları ve medyasında maalesef bu konunun nasıl bu hale geldiğini, mekanizmalarını anlamamızı sağlayacak yetkinlikte uzmanlara, bizleri bilgilendirme fırsatı tanınmadığı için ben kendi bakış açımı kısaca açıklama ihtiyacı duydum.
Sovyetler birliği dağıldıktan ve Pax Americana da denilen tek kutuplu süper güç düzenine geçildikten sonra ABD, Avrupa'yı bir barış kıtası haline getirme sevdasına tutuldular. Aşırı güçlenmiş olduklarının da bilinciyle Avrupa'da 3 koldan yayılma stratejisi izlediler. NATO, AB ve Renkli devrimler.
NATO yayılmacı stratejisi 1999 yılında eski Varşova paktı üyesi 3 doğu Avrupa ülkesini Polonya, Macaristan ve Çekoslovakya NATO üyesi olarak almakla başladı. Sonra 2004'de Romanya, Bulgaristan gibi diğer eski Varşova paktı ülkelerini ve baltık devletlerini üye yaparak devam ettiler. Ruslar sessiz kaldılar.
AB yayılması 2004 yılında başladı. NATO üyesi yapılan ülkelerin hepsi birkaç yıl sonra AB üyeside yapıldı. Ruslar gene sessiz kaldılar.
Sonra iş geldi 2008 yılı, Nisan ayındaki NATO'nun meşhur Bükreş zirvesine. Zirve bildirgesinin son sayfasında bir beyan vardı. Ukrayna ve Gürcistan'ın da NATO üyesi yapılacağını ilan ettiler. Ruslar bu sefer sessiz kalmadılar.
Amerika'nın Avrupa'da yayılma sevdasının sınırları artık Polonya, Macaristan, Romanya, Litvanya gibi tarihi kökler itibariyle Avrupalı sayılan ülkelerle sınırlı kalmayacağı anlaşılmış ve Rusların arka bahçesi olarak adlandırdıkları Ukrayna ve Gürcistan gibi eski Sovyetler Birliğinin parçası iki ülkeye kadar gelmişti. Ruslar hemen ertesi gün açıklama yaptılar Ukrayna ve Gürcistan'ın NATO üyesi olmasına asla izin vermeyeceklerdi. Asıl cevapları ise 4 ay sonra geldi 1 Ağustos tarihinde Gürcistan'a girdiler. Savaşın sonunda Güney Osetya ve Abhazya Rusya tarafından tanındı ve Tiflis dahil birçok şehir bombalandı ve Gürcistan hala içinden çıkamadığı derin bir karmaşanın içine itilmiş oldu.
Ukrayna krizinde ise benzer bir şekilde Doğu Ukrayna koparıldı, Donbas ve Luhansk tanındı. Ne kadar benzer değil mi?
2008 yılında Ruslar bu işleri yaparken ABD kendisini dünyanın rakipsiz süper gücü olarak görüyordu. Tek kutuplu bir dünyada yaşadığını düşünüyordu. Ve hiçbir şey yapamadı. Gürcistan, gerçeklerden kopuk bir Amerikan dış politika fantezisine kurban verildi.
Şimdi aynı hikâye Ukrayna'nın başına geliyor. Ukrayna'nın batısı ve doğusu arasındaki demografik fark (Batı Ukraynalı, Doğu Rus) ABD ve AB'nin sizi AB üyesi yapacağız paraya boğulacaksınız kışkırtma ve tahriklerle malzeme yapıldı.
Ukraynalı ülkenin batısı asla gerçekleşmesine izin verilmeyecek, reel politikadan uzak bir hayal dünyasına girmişti. 2014'te meşhur Turuncu devrim, peşine devlet başkanlarının zehirlenmesinden tutunda her türlü ekonomik ve siyasi karışıklık. Ve tabi Ruslar boş durmadı ne yaptılar dersiniz? Ukrayna toprağı Kırım'ı işgal ettiler.
Ruslar niyetlerini çok açık ifade etmişlerdi halbuki. Ruslar diyorum çünkü bu bizdeki bazı analiz yoksunlarının zannettikleri gibi bir Putin politikası değil tam tersine bir Rus politikasıdır. Biden'ı Rusya devlet başkanı yapsalar ona da bu politikayı uygulatırlardı özetle diyelim ki anlaşılsın konu.
2008'de Rusya'nın Gürcistan operasyonuna ve 2014'te Kırım'ı işgaline ses çıkaramayan ABD, 2022 yılında Ukrayna krizinde mi ses çıkaracak? Amerika için yaşamsal bir alan bile değil hatta hiçbir önemi bile yok Ukrayna veya Gürcistan'ın. Tıpkı Afganistan operasyonunda olduğu gibi 3. Dereceden bir fantezi işi. Buna mukabil Ruslar için hayati bir mesele bu coğrafya ve ne diyorlar ne pahasına olursa olsun engelleriz.
Ekonomik yaptırımlar, siyasi yaptırımlar hava cıvadır Ruslar gibi milletlere. Böylesi milletler dış baskılara karşı daha da bilenir ve kenetlenirler. Stalin, Alman ordusunu Sibirya'ya ölmeleri için gönderdiği subay, mühendis ve askerlerle yendi.
Global tek süper güç iken Irak, Suriye, Libya, Afganistan gibi bir çok fantezide tüketmedi mi zaten ABD dış politikası kredisini? Hele şimdi Çin gibi kendisine Uzak Asya için meydan okuyan bir rakibi varken, Dünyanın tek süper gücü olma vasfını kaybetmişken, Ekonomisi bu kadar kırılgan hale gelmişken ABD'nin yapabileceği ne olacaktır sizce?
Ukrayna krizi, ABD'nin kendisini dünyanın tek süper gücü zannettiği zamanlardan kalma son macerasıdır.
Bu kriz de bitmiştir. Batı Ukrayna politik çalkantılar, yükselen aşırı mikro milliyetçilik ve şiddetlenecek yolsuzluk skandalları içinde varlığını bundan sonra devam ettirecektir. Hayaller dünyasında gezen Amerikalı Neocon, demokrat politikacı karar alıcıların fantezilerine güzelim Ukrayna'yı da kurban ettiler.
Son söz: Rusya eski Sovyetler Birliği topraklarını kendisinin arka bahçesi, mahremi olarak görmektedir. Bu topraklara kimseyi sokmayacağı bellidir. Aynı şekilde eski Sovyetler üyesi, şimdiki Türk devletleri için de bu durum söz konusudur. Gerçeklere dayanmamış, ideolojik, dini, siyasi fantezilere mahkûm edilmiş politikalar eninde sonunda kaos, yıkım ve ölüm getirir.
Hep benim dediğim olacak, hiç uzlaşmayacağım, o kadar güçlüyüm ki ne istersem elde ederim, tarih ve talih benden yana hezeyanlarıyla kurulan politikalar kim olursanız olun eninde sonunda çöker. Bu politikaları ısrarla uygulamaya çalışan ülkeler de öyle…
Sayfamızda yayımlanan yazıları kaçırmamanız için yayınımıza abone olun.
Aboneliğinizi istediğiniz zaman sonlandırabilirsiniz.