Yaşıtlarından daha olgun bir çocuktu. Bu sebepten olsa gerek en yakın arkadaşı babası Ali Rıza Efendiydi. Ali Rıza Efendi ona beşiğini düşürerek ölümüne yol açtığı ve içinde hep bir yara olarak taşıdığı kardeşinin ismini vermişti. Oğlu Mustafa'da hem evlat sevgisini yaşıyor, hemde kardeşine olan özlemini gidermeye çalışıyordu. Mustafa'da pek memnundu bu durumdan. Mutluydular… Lakin bu m...
Her milletin belirgin vasıfları vardır derler. Mesela İngilizler denizci, Hollandalılar tacir, Almanlar bilimci, İtalyanlara mimar denilir. Bize de asker millet vasfı uygun görülmüştür. El Hak! pek de münasip bir sıfattır askerlik Türk milletine. Fakat Türk milletinin hiçbir millette olmayan bir başka vasfı daha vardır. Göz ardı edilmiştir, yeterince anlatılmamıştır. Türk milleti yenid...
31 MART OLAYI’NA FARKLI BİR BAKIŞ - İhtilâlin Öncesinde ve İhtilâl Sırasında Yaşanan Ba’zı Olaylar –
The New York Times - 14 Nisân 1909 (Haberde isyân çıktığı, devrim kabînesinin düşmek üzere olduğu, bir bakanın öldürüldüğü, Ahmed Rızâ'nın tehlikede oluğu, askerlerin sevdikleri Tevfik Paşa'yı istedikleri belirtiliyor. Ayrıca isyânın sorumlusu olarak Fırkâ-i Muhammediyye'yi gösteriyor.)31 Mart Olayı olarak Türk târîhine geçen ve Türk târîhini derinden etkileyen askerî ihtilâl, aradan ge...
Bu yazıyı tan vaktinde yazıyorum. Sabaha karşı tekrardan anladım, bunlar makam mevki sahibi oldukça uykular haram bana. Yine birbirinden iğrenç yalanlar, iftiralar patır patır dökülüyor dillerinden. Böyle zamanlarda benim en kadim dert ortağım Âşık Veysel'dir. Kulaklığımı taktım Âşık Veysel'i dinliyorum. Âşık Veysel "Atatürk'e ağıt" yakıyor. ( Bu zamanda yaşasaydı Atatürk'e değil bize ağ...
Şehitlik Şerbetini Birden İçtin Necdet'im
Cennette Kendine mekan seçtin Necdet'im…
Mezar taşında böyle yazıyor: Kerküklü Şehit Necdet Bakkaloğlu'nun.
1959 Yılında Kerkük'ün Bulak mahallesinde açtı gözlerini dünyaya. Fakat doğuştan suçluydu o, suçu Türk olmak, Türkmen olmak, Kerküklü olmaktı.
Geçtiğimiz günlerde Şeyh Sâid üzerinden Diyarbakır'a, önümüzdeki referandum süreci ile ilgili olarak asılan pankarttan dolayı Şeyh Sâid konusunda epey söz söylendi. Gerçi Türkiye'nin neredeyse her kesimi, 1925 yılından bu yana sık sık konuşsa ve fikirlerini söylese de Şeyh Sâid üzerinden yürütülen bu tartışmanın özünü bir kez daha belirtmek durumundayız. Öncelikle dönemi içinde "Genç Hâd...
Büyük Türk milletine anayasa değişikliği ile getirilmek istenen "partili cumhurbaşkanlığı sistemi" hakkındaki görüşlerimi belirtmek ve geçmişten bazı örneklerde bulunmak kaydıyla milletime ufak bir faydam dokunursa kendimi mesut hissedeceğim. Bu yazıyla uzun zamandır düşündüklerimi ve kaygı duyduğum konuları anlatmak isterim. Dünya üzerinde çeşitli milletler yüzyıllardır var olmaya deva...
Çanakkale Savaşları'na ait olduğu söylenen yemek listesi gerçek mi? Çanakkale Savaşları'na ait olduğu söylenen bir yemek listesi senelerdir internet ortamında dolanıp duruyor. Bu liste aynı zamanda TSK da dahil olmak üzere birçok resmi kurumda, devlet dairesinde de çerçevelenip asılmış durumda.Bu listeye göre askerimizin doğru düzgün yiyeceği yok. Peki Çanakkale Savaşları, 1.Düny...
Bir dönemin savaş makinesi, artık adı şeytanla eş değer olan, Onlarca canlının, hayallerin kanını elinde tutan adam Adolf Hitler! Peki ya kötülük ve yıkımla eş anlama gelmiş olan bu kişi günümüz dünyasına gelse ne olur? Filmin sorduğu soru bu!
Film Hiterin kendi sığınağının olduğu yerde uyanmasıyla başlıyor. İlk karşılaştığı insan topluluğu çocuklar oluyor. Gariptir; Hitler kendi zamanında çocuklara aşırı önem verir, her lider gibi ideojisinin gelecekteki teminatı olarak görürdü. Fakat bu çocuklar için Hitler görüntü bakımından sadece komik bir deli. Aslında filmin çoğunluğunda bir olay bu, Hitler kime kendisinin Hitler olduğunu söylese, ya da kendi ideolojisini anlatsa aldığı tepki sadece kahkaha. Bunun anlamı üzerine duralım; İnsanlar Hitlere neden güler? Yada insanlar yakıp yıkacağını anlatan bir adamın elini kolunu bağlamak yerine neden onun videosunu çeker? Çağlar boyu mizah anlayışı değişti, ve bu çağda mizahın çoğu ögesi eski acılardır. Nietczhe'nin ünlü sözünü hatırlamakta fayda var;" İnsanoğlu hayatta o kadar acı çeker ki, canlılar arasında yalnız o, gülmeyi icat etmek zorunda kalmıştır."
Ama bu Post-Modern Dünya insanlarının Hitlere neden komedyen mesleğini layık gördüğünü açıklamıyor. O zaman şu konuyu şöyle ele alalım; Gülmek bir dışavurumdur, muza basıp kayan adama gülerken sen muza basmadığın mutlusundur, yada biri sopa yerken gülüyorsan sebebi sana kimsenin vurmamasıdır. Burdan ele alırsak, İnsanlar Hitlere gülüyor, çünkü hepsi içinde bir Hitler taşıyor. Ve onların Hitlerleri yerine tek bir Hitler hepsinin Hitlerini okşuyor.