Dünya benim etrafımda döndü hep
Kâinatın izindeki sır benim.
Evrendeki her şey benden mürekkep
Âlemlerin özündeki sır benim.
Suçsuz iken başı öne eğildi,
Yalan yanlış söze kandı neylesin...
Aradığı merhem bile değildi,
Kırık kalbe yara bandı neylesin?
Ne kadar şanslısın benden yana,
Bir bilsen... Yanımdayken, mesela;
Her halinle, olduğun gibi severim seni,
Bana hava atmaya ihtiyacın yok.
Ne dağda otum var ne bir parça iz
Derilir, affetmez vatanım beni.
Dereden, tepeden, tarımdan taviz
Verilir, affetmez vatanım beni.
Kaldı mı cevapsız kaldı mı söyle
Başlara sorduğun soru Mustafa?
Cevapsız yaşamak kolay mı böyle
Gördün mü zorluğu, zoru Mustafa?
Sözüm ona bilgeydi lider denilen kişi,
Ekilmiş bir tarlayı tümden belleyip geçti.
Bizlerden gayrısına boyun eğmektir işi,
Her gelen ensesini bir kez elleyip geçti.
Kaç yangın geçirdik, bak şu tarihe
Köy bucak tutuştu, çok yandık senle.
Rest çektik çıkmaza, makus talihe
Hürriyet aşkına boyandık senle.
Çökmüştü ufuklara, kara kara bulutlar,
'Hasta adam' dediler, gerek yoktu meale.
Yangınların külünden, filiz verdi umutlar,
Vatanımın bağrında, göründü nurdan hale,
Kanla yazıldı destan, 'Geçilmez Çanakkale!'
Kaç yıl oldu senden ayrı düşeli,
Hasretinden bir deliye döndüm yar.
Ayrılıkmış bu sevdanın bedeli,
Bir kor idim yavaş, yavaş söndüm yar.