Bu toprağın mırıltısı
Bu aşkın çığlıkları
Bu, onların sevgiyi silah gibi kullanışları
Küçükken duydum, bunun gibi gömüldüğüm başka bir gece gibi
Dostlar yetemedi, düşmandan azdım
Kardeşimden gelen selam zamansız
Dillerden dökülen bala şahidiz.
Hürriyet tutkusu özlere ilham
Kuşların konduğu dala şahidiz.
gamzende eyleşir ritimsiz küsmeler
bize misafir olsana eylül
istersen en güzel şiirleri yazalım sana
hani bir çırpıda
kaybettiğimiz düşlere dair
Kiralık yaşamda yakmayı bilen
Köz senin hakkını nasıl öderim?
Dillerden dökülüp kalpleri delen
Söz senin hakkını nasıl öderim?
biliyorum pek sevmiyorsun şiiri..
fakat devriktir benim cümlelerim..
satırlarım dar, yüklemlerim dağınıktır..
öznelerim çoğu kez saklanır kelimelerimin ardına..
faili meçhuldür fiillerim..
Garibanın sırtında eksik olmaz ağrısı,
Üzeri şefkat kaplı değnek icat edildi.
Boyalı ekranlarda duyulsa da çağrısı,
İzleri gökyüzünde dernek icat edildi.
kopan günlerin uğultusu takvimde
vur seslere vur
koynumda unutmuştur yaz ortasında
kışların uykusunu o titreyen uzun hava
bir ihtimalin gözünde o
bazı yaşların sakin kuytusudur
Nasip et bu kavgada fırtına artık dinsin
Üstünlük takva imiş bunu da sen dedin Tanrım
İnsanlığın acısı bir macerayla bitsin
Telif Hakkı
© Emrah Birgül @ tahtaPod.com