BEYİN FIRTINASI

DÜN-BUGÜN ve YARIN ÜZERİNE BEYİN FIRTINASI ​Bugüne ve 15 Temmuz gecesine nasıl geldik? Gelecekte bizi ne bekliyor? Her türlü darbeye karşı olduğumuz gibi Türk Milleti'nin millî ve manevi değerlerine karşı yapılan her türlü aleyhte harekete de karşıyız... Her türlü darbeye karşı olduğumuz gibi Türk'ün aleyhine olan her türlü çiftte standarda da karşıyız... Velhâsıl-ı kelam Türk'ün aleyhin...

Devamını Oku

Ancak Doğru Soruları Soran, Doğru Yanıtlara Ulaşır

ABD'nin, RTE'yi iktidardan indirmek için bir askeri darbeye ihtiyacı var mı ?

​ABD'nin, RTE'yi iktidardan indirmek için bir askeri darbeye ihtiyacı var mı ?
Şahsi fikrim, ABD'nin bir askeri darbeye ihtiyacı olmadığı yönündedir. Sadece Beyaz sarayda yapılan, AT SİNEKLİ pazarlık bile, ABD'nin bu ihtiyacını karşılamaya yeter de artardı bile.

Peki o halde neden böyle bir yöneteme başvuruldu ? Amaç neydi ?
Amaçlarına ulaştılar mı ?

Devamını Oku

Liyakat ! Lakayt !

Gündemin en sıcak tartışmalarından biri, darbe den sonra en çok telaffuz edilen kelime, liyakat !
Bir tarafta liyakat sistemine geri dönüşün gerektiğini söyleyenler, diğer tarafta şu anda zaten hayata geçirildiğini iddia edenler...

​Liyakat nedir ? Sistem nasıl işler

Liyakat :

Türk dil kurumunda karşılığı, yetenekli, becerikli, eğil insan ... Ben berberim iyi kesim yapıyorsam yetenekliyim lâkin yeterli mi ? Değil, neden ? Tek başına yetenek bir yere kadar, çok yetenekli bir berber olsam bile, bu yeteneğin yanında bakımı iyi yapmaz, çalışma saatlerine uymaz, hoşgörüden taviz verirsem, hizmet eksiğimi tamamlamaz isem yalnızca yetenekli bir berber olarak kalırım. Liyakat bunların hepsini birleştirir bir insana programlar onu iyi berber sınıfına yerleştirir. En hakîm olduğum meslek kendi mesleğim olduğu için böyle bir örnek verdim, bu her şey için geçerli ille de liyakat, ille de liyakat ...

 Liyakat sistemi :

En belirgin yönü demokrasi, herkese eşit mesafe de yaklaşan bu sistem, din, ırk, siyasi görüş tanımaz. Kim hangi işi en iyi yapıyorsa onu bulur, işin başına getirir, en tabandan tavana işleyiş böyle yürür. İşini iyi yapan, yaptığı işte yeteneği olan ve en önemlisi işine sadık bir birey bulunduğu kurumu da, etrafını da iyi tanır ve hakkıyla geldiği yerin kıymetini de bilir. Uzun uzadıya sistemin detaylarını yazmayacağım ama liyakat sistemin de iyi berber olamayan kimseye iş yaptırmazlar, isterse o mekân sahibinin oğlu olsun !

Devamını Oku
Etiketler:

''AFFETTİM AŞKIM SENİ''

''Kandırıldım, yalan söyledi, beni kullandı'' söylemlerine fazla sığınma, her şey karşılıklıydı ve siz o yatak da, pardon o yollarda ''beraber yürüttük, ah canım pardon yürüdük biz bu yollarda'' türküsünü söylerken; Biz de Aşık Mahsuni'den ''parsel parsel eylemişler dünyayı'' türküsünü dinliyorduk

AKP, Fetö'ye ''Hoca efendi'' dedi, KAPATACAK MISINIZ?

''Bundar yıllaaar yıllaaaar önce, sevgilisi onu kandırdı diye çok üzülmüş; kadınların saçlarının uzun, akıllarının kısa olduğu gerçeğine kendini feci şekilde inandırmış olacak ki, o güzelim sırma saçlarını hep kısa kısa kestirmiş o da yetmemiş gibi bir de kökünden kazıtmış salak..
Neymiş efendim sevgilisi ''yalan söylüyormuş.''
Oysa senin ona söylediğin yalanlar arşa çoktaaan ulaşmış, sana geri dönmüş, kendi sesini duyduğunda ''sen kimsin'' demişsindir kesin..
Hatta belki de cep telefonları ilk çıktığında hani ''la bu ses arada bağlantı olmadan sana nasıl geliyor'' efsanesi bile kesin senin bu unutkanlığından türemiştir.
Yalan ciddi bir hafıza gerektirir oysa değil mi? 

Neymiş efendim ''kandırıyormuş
'''Ne demiş?''
''Seni seviyorum'' demiş..
Allah iyiliğini versin senin :-)
Herkesin suratına Küçük Emrah gibi kaşlarını kaldırıp, ''ama benim babam yok, ben sevgi pıtırcığıyım, bana beni sevdiğini söyle'' diyen sen değilmişsin gibi..
Neymiş efendim ''seni kullanmışmış''
''Kız kızım, adam seni niye kullansın.

Devamını Oku

Ordu'yu ordu ordu her taraftan linç ediyorlar!

Yeter artık yeter; 

Ordu'yu ordu ordu her taraftan linç ettiğiniz yeter.. 

Fetöcü darbecileri halk önlemişmiş... 

O Fetöcü yapılanmaya karşın Ordu'da ki Atatürk ilke ve İnkılaplarına bağlı, Cumhuriyetin yılmaz bekçisi subaylar eğer o darbecilere katılmış olsalardı siz ''NAH'' bu darbeyi durdururdunuz... 

Hiç adını anmadığınız o subaylar ülkenin bekasını göz önüne alarak emir komuta zincirini kırmamış olsalardı siz sadece Türkiye'nin değil, Nato'nun dahi göz bebeği olan o SAT komandolarını ''NAH'' elinize geçirirdiniz...

Devamını Oku
Etiketler:

Babana bile güvenmeyeceksin!

İnsan sermayesi, tek tek insanların üretim kapasitelerinin ölçüsüdür. Bir ülkede ortalama insan sermayesi 10 ise, bir milyon kişinin insan sermayesi on milyon olur. Sosyal sermaye böyle değil. Tek kişinin sosyal sermayesi her zaman sıfır. On milyon kişi de tek tek ele alındıklarında yine sıfır... Robinson Crusoe'nun sosyal sermayesi, Cuma ortaya çıkıncaya kadar sıfırdır. Cuma'nınki de öyle. Sosyal sermaye bir araya geldiklerinde doğuyor. Toplum sermayesi toplum varsa var.

Demokrasi mafya ahlak kalkınma sosyal sermaye

Devamını Oku

15 TEMMUZ: BİR ABD/CEMAAT/NATO OPERASYONU VE MİLLÎ REFLEKS

Darbenin gündüz vakti saçma sapan bir saatte yapılması, girişimin duyulması üzerine erkene alındığıyla açıklandı. Yoksa darbeyi gece yaparsınız, sabah millet yeni bir güne, yeni bir Türkiye'ye uyanır.

15-16 temmuz 2016 günleri Türk milleti olarak bir darbe girişimine tanıklık etti. Darbe girşiminin -veyâ terör saldırısının- ilk saatlerinde birçok kişi olan bitene anlam veremezken en önemli bilinmeyen, darbenin kimler tarafından hangi amaçla yapıldığıydı. Kendine 'Yurtta Sulh Konseyi' adını veren bu cuntanın TRT aracılığıyla deklare ettiği darbe bildirisi, görünürde kemalist/ulusalcı bir etki bırakma amacında olsa da, bu bağlamda fazla renk vermiyordu. Nitekim bildiriye rağmen darbe girişiminin arkasında Fethullah Gülen Cemaati'nin/Paralel Yapı'nın olduğu açığa kavuştu.

Darbe girişiminin ilk saatlerinde, her ne kadar az da olsa, sırf AKP ve Recep Tayyip Erdoğan bertaraf edilecek diye sevinen, bu girişimi hoş karşılayan insanlar oldu. Bu durumun Ülkücü Hareket ve Türk milliyetçileri arasında başka cenahlara kıyasla daha az olduğunu iletmem gerek. Türk milliyetçileri milletin egemenliğini yok sayan herşeyin karşısındadır. 12 Eylül 1980 darbesiyle kolu kanadı kırılmış, maddî ve manevî açıdan çökertilmiş Ülkücü Hareket mensupları itidalli davranmıştır. Türk milliyetçilieri sırf AKP veyâ Recep Tayyip Erdoğan gidecek diye darbe girişimine sevinmediler, hoş karşılamadılar hatta AKP'liler kadar tepki koydular. Eğer askerin siyasette yeri olsa Alparslan Türkeş üniformasını çıkarmaz, çıkarmakta kararlı olmazdı. Kaldı ki, özellikle orta yaş ve üstü ülkücüler 12 Eylül'ü gördü ve yaşadı. İkinci bir 'Our boys have done it' vakasına Ülkücü Hareket'in sevinmesi zaten abes olurdu. Türk milliyetçileri darbelerin kimseyi dinlemeden kendi diktasını kurduğunu, bunu yaparken fütürsuzca ve sorumsuzca yaktığını ve yıktığını biliyor. 15 Temmuz gerçekleşecek olsa ne AKP, ne MHP ne de CHP kalacaktı. Kalan sadece Cemaat, Cemaat, devlet olacaktı. Yaşı ilerlemiş olan Fethullah Gülen, çok özlediğini ilettiği memleketine Humeynî gibi geri gelecekti. Sonrası onun insafına kalmış.

Devamını Oku

Telif Hakkı

© Yasin Sarı @ tahtaPod.com | Tüm hakları saklıdır.

SORUMLULUK KİMİNDİR

Diyor ki, "Durum ortadayken sen tutmuş halâ Hükümeti eleştiriyorsun. Zaman demokrasiye sahip çıkmak zamanı değil mi?"  Ben de diyorum ki, a be güzel kardeşim: Bok yiyen yemedi mi diyorum? Bok yiyenin siyasi sorumluluk anlamında kaşıkçısı kim, ben ona bakarım. Padişahlıkla yönetiliyor olsaydık iki yeniçerinin kellesini alır, iki vezire parmak atar, gerekirse sadrazamı sallandırırdık....

Devamını Oku

DEMOKRASİ Mİ? OTOKRASİ Mİ? MONARŞİ Mİ?

devletyonetim

İki gündür darbelere karşı duruşumuzu göstererek, dünyaya vermiş olduğumuz demokrasi dersiyle bir kez daha dünya tarihine geçtik. Ne diyordu geçmişte, Sayın Cumhurbaşkanı; "demokrasi bizim için amaç değil araçtır. Demokrasi tren gibidir istediğimiz durağa geldiğinde ineriz" Yani; istediğimiz yerde iner, istediğimiz yerde bineriz. İki gündür o trenle yolculuğa devam ediyor, bakalım nereye...

Devamını Oku

 Galeri

 Blog Takvimi

Lütfen takvim görünümü hazırlanırken bekleyin