Rte sevdası bir hummadır. Ezikliğin getirdiği intikam hissinin, cahilim ama güç bende diyebilmenin, kompleksine neden olan kendinden yüksek gördüğü güruha had bildirmenin kronikleşmiş halidir. En ufak rasyonel bir yani yoktur ve asla olmamıştır. Erdoğancılık rövanş almanın ete kemiğe bürünmüş halidir. Reyisciler özdeşleşme histerisine gark olmuş vaziyetteler. Saray'da oturuyor, kar...
Bir kıyıdan baktım dünyaya Ellerimde tuz, avucumda sedef Bir mavilik bir açıklık Özgürlük hasretiYüreğime vuruyorNerede insanlar?0 üzüntü birden gelirYağmurlu havalardaYeniden kurarım dunyayı benKederlerleKimseler aşık değil mi bu şehirde Hava martılar ışıklı şehirSarhoş ediyor beni yosun kokusuHilesız kucaklamak istiyorumDünyayı şehri ve seniDünyayı güzellik kurtaracakBir insanı sevmek...
Ey muhalefet! Bir baş soğan kadar olamadınız doların karşısında... Oysa ki, yerli ve milli iktidarımız, "Çanak medya"dan sonra yıllardır adını-sanını öğrenemediğimiz "Bu millet" için yeni bir yerli ve milli icat yapmıştı: "Çanak kıraathane". Öyle ya, işsizliğin tavan yaptığı güzel ülkemin sokaklarında aylak aylak gezip ona buna sataşacaklarına, millet kıraathanesinde reyizin kitabını oku...
Evren yüzeyinde sonsuzda bir kadar bile yer kaplamayan ufacık bir yavruyu dünyaya sığdıramadı içimizdeki insan suretli şeytanın teki... Anasına mı sövelim, babasını mı dövelim bilemedim, bunu böyle yetiştirdikleri için. Psikolog, sosyolog değilim, aklıma iki alternatif geliyor aile bazında : 1) Her dediği kayıtsız şartsız yapılan bir züppe evlat... 2) Aileden itilip kakılan, sevgi görme...
İnsana dair iyi şeylerin yirminci kattan atıldığı bir yirmi dokuz mayıs sabahı… Ne hazin! Daha evvel hiç tanımadığım varlığından dahi haberdar olmadığım bir çocuk için içim katıla katıla ağlıyor. Genç kız bir yakınımın uzak hısım evladı imiş. Yaşadığı bölge ailenin yapısı aşağı yukarı tahmin ettiğim şartlara sahip. Aile anne baba kuşağında Giresun'dan göç etmiş, İstanbul'un kenar semtler...
Sanırım bilmeyen yoktur... Muaviye yandaşlarının Hz. Ali'ye, "Ya Ali sen haklısın, sen doğrusun fakat ekmeğimizi Muaviye veriyor" dediği yıllar… *** Hz. Ali Halifedir, Muaviye ise Şam valisi… Muaviye, Ali'nin halifeliğini kabul etmemektedir. Ve ikisinin arasında büyük bir anlaşmazlık vardır. Bu anlaşmazlıkta halk da kutuplaşmış olup kavga, kıyamet kopmak üzeredir ki, aslı...
27 Mayıs 1960 harekatı, hem tarihsel hem toplumsal hem düşünsel hem anayasal hem de siyasal olarak, on dört yıllık yaşanan olaylarca baş gösteren çıkmazları gidermeye yönelik üniversite yerleşkelerinden yeşeren, gençlerin mukaddes kanıyla kutlanan ve ordunun ilerici subaylarıyla egemen kılınan ulusal bir ihtilaldir. İnsanlık, sorgulayıcı cesur insanların mücadeleleriyle özellikle s...
"Sadece hükümetin taraftarları, sadece -sayıları ne kadar çok olursa olsun- bir partinin üyeleri için tanınan özgürlük, özgürlük değildir. Özgürlük, her zaman farklı düşünenin özgürlüğüdür. 'Adalet' fanatizmi için değil, politik özgürlüğün tüm canlandırıcılığı, iyileştiriciliği ve temizleyiciliği bu esasa bağlı olduğu için ve 'özgürlük' imtiyaz haline geldiğinde, etkisini yitirdiği için....
İslam'ı ticari bir mal seviyesine düşürüp onunla geçinen yobaz takımı, son günlerde yine, "Kadından devlet başkanı olursa o devlet iflah olmaz, çöker, felaketler gelir" şeklinde fısıltı dolaştırıyor. Kıyamet alâmetiymiş... Bir de bunun Hadis olduğunu söyleyip Hz. Peygamberi de alet ediyorlar... Haliyle dinini, "giyince cennete götüren terlik", "ahrette yakmayan kefen" vb ürünle...