Vatandaşın maaşı bin altı yüz üç lira
Birikince fatura düşünür kara kara
Bakan Vekil ne bilsin, ödedi mi hiç kira
Hepsine teker teker elli sene az kızım
Milletini soyanı en tepeye yaz kızım.
Sabahlari öfkelan kurilduğu masada
Dedi ki bobasina 'huzur mi var yasada?'
Anasi bir taraftan 'ula etma' desa da
Ellerini duvara sürdi sürdi bağurdi.
Geçtiğin sokaklardan geçiyorum yeniden,
Yürüdüğün yolları gözlüyorum,
Yoksun.
Nereyi kollayacağımı bilmiyorum.
Bakıyorum gökyüzüne,
Nüfuz oluyor bu düşler.Değdi mi bir kere elin başına
Sen artık millete çözüm değilsin.
Mikrofon boşuna, kürsü boşuna
Sen artık millete çözüm değilsin.
Siner karanlığa yorgun dizlerim
Yudumlar geceyi, içer Aslıhan.
Gelirsin diyerek yaşlı gözlerim
Kapatır kapıyı, açar Aslıhan.
Sen olmasan halim nice olurdu?
Görmezdim her gece düş diye seni.
Üç beş damla daha bende kalırdı,
Dökmezdim gözümden yaş diye seni.
Muhammet'in göz nuru Ali için tutuşan
Bir mumun alevinde "sönen" benim: Alevi.
Kanat açıp sevgiye, gönüllerde uçuşan
Semahın kapısında "dönen" benim: Alevi.
Göy bulanda, ak alanda doğmuşum,
Çelik pençemde çok yağı boğmuşum,
Ulu atamdan Göyce ad almışım...
Al kanımdan al bayrağa sar beni;
Göy Ata'dan, Göy Bilgeden sor beni!
Telif Hakkı
© Nazmi Sancar Yıldırım
Bakmayın siz neşeli, kedersiz durduğuma,
Dertlerim arkasında saklı sır duvarının.
Şiirlerle söyleşip hayaller kurduğuma,
Ne bugünün tadı var, ne umudu yarının.